The current conflicting state of Russia’s bilateral and multilateral relations with Western countries in the Arctic requires serious reflection beyond the usual narrative of Arctic exclusivity, and, we believe, adjustments to the usual goal-setting. Despite the cautious and very limited resumption of the activities of Russian colleagues in the expert groups of the Arctic Council, the general trend of Western military and political thought suggests confrontation, up to an open armed conflict, with Russia in the Arctic region, rather than a return to full-scale scientific, cultural, and political interaction. In this regard, rejecting the strategy of self-isolation as obviously losing, it is necessary to analyze the Arctic strategies of the countries of the “global South” in search of potential intersection points and prospects for not just interaction and the implementation of joint scientific or mining projects, but building a new international management system for the region.
Rusya’nın Arktik bölgesindeki Batılı ülkelerle olan ikili ve çok taraflı ilişkilerinin mevcut çatışmalı durumu, bölgenin ayrıcalıklı olduğuna dair olağan anlatının ötesinde bir düşünmeyi gerektiriyor ve bu nedenle hedef belirlemede alışılmış stratejilerde ayarlamalar yapılması gerektiğine inanıyoruz. Arktik Konseyi’nin uzman gruplarındaki Rus görevlilerin faaliyetlerinin temkinli ve sınırlı bir şekilde yeniden başlamasına rağmen, Batı askeri ve siyasi düşüncesinin genel eğilimi, Rusya ile Arktik bölgesinde tam ölçekli bilimsel, kültürel ve politik etkileşime bir geri dönüş yerine açık bir silahlı çatışmaya varabilecek bir meydan okumaya işaret etmektedir. Bu nedenle, açıkça kaybettiren bir strateji olan kendini dışlama yaklaşımını reddederek, “Küresel Güney” ülkelerinin Arctic stratejilerini analiz etmenin, yalnızca etkileşim ve ortak bilimsel veya madencilik projeleri gerçekleştirmekle kalmayıp, aynı zamanda bölge için yeni bir uluslararası yönetim sistemi inşa etme potansiyel kesişim noktalarını ve perspektiflerini araştırmanın gerekli olduğunu düşünmekteyiz.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Regional Studies |
Journal Section | Tartışma |
Authors | |
Early Pub Date | October 8, 2024 |
Publication Date | October 10, 2024 |
Submission Date | August 2, 2024 |
Acceptance Date | October 3, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Volume: 13 Issue: Özel Sayı |