Dünya her geçen gün çevresel yıkıma daha fazla maruz kalmakta olup bu durum coğrafya ya da başka değişklenlere bağlı olmaksızın küresel bir şekilde herkesi etkilemektedir. Bunun yavaşlatılması/ azaltılması/ ortadan kaldırılması için çevre politikaları uygulanmaktadır. Çevre politikaları ile çevre kirliliği ile baş edilmeye, sürdürülebilir kalkınmayı sağlamaya, doğal kaynakların ekolojik dengeye zarara verilmeksizin kullanılmasına çalışılırken aynı zamanda çevresel konuların diğer sektörel politikalar (enerji, ulaştırma, vb.) ile uyumunun sağlanmasına çalışılmaktadır. Dünyada bunun için uluslarüstü oluşumlara gidilirken bunun en başarılı örneklerinden biri olarak Avrupa Birliği (AB) çevre politikaları gösterilmektedir. Her ülke bu savaşı kendi içinde farklı şekillerde çözmeye çalışmakta olup Türkiye’de çevre ile ilgili konuları öncelikle Kalkınma Planları kapsamında ele almıştır. Çevre politikalarının Avrupa Birliği (AB) müktesebatı ile uyumu da Kalkınma Planlarında yer verilen politikaların yönünü belirlemiştir.
Bu araştırma ana amacı Türkiye’nin AB çevre politikalarına uyum sürecinde Kalkınma Planlarından başlayarak mevzuat ve uygulama bağlamlarında hangi değişiklikleri ne kadar süredir, ne ölçüde yerine getirebildiğini belirlemektir. Bunu takiben, önümüzdeki yıllarda hangi değişikliklerin yapılması gerektiğine dair öngörülerde de bulunulması amaçlanmaktadır. Araştırma, Türkiye’nin çevre politikaları bağlamında hangi değişiklikleri yapabildiğinin belirlenmesi açısından önem arz etmektedir. Çalışma da müzakere sürecinin başlaması öncesi ve sonrası dönem incelendiğinde çevre konusunda elde edilen başarıların sürekli olmadığı görülmüştür. Bu durumun düzeltilebilmesi ve istikrarın sağlanabilmesi için çevre konusunun özel bir hedef olarak ele alınması gerektiği görülmektedir.
The world is being exposed to environmental destruction more and more every day, and this affects everyone globally, regardless of geography or other variables. Environmental policies are implemented to slow down/reduce/eliminate this. With environmental policies, efforts are made to cope with environmental pollution, to ensure sustainable development, to use natural resources without harming the ecological balance, and to ensure the harmonization of environmental issues with other sectoral policies (energy, transportation, etc.). While supranational organizations are used for this in the world, environmental policies of the European Union (EU) are shown as one of the most successful examples of this. Each country is trying to solve this war in different ways, and in Turkey, environmental issues have primarily been dealt with within the scope of Development Plans. The harmonization of environmental policies with the European Union (EU) acquis also determined the direction of the policies included in the Development Plans.
The main purpose of this research is to determine which changes in the context of legislation and implementation, starting from the Development Plans, for how long and to what extent Turkey has been able to fulfill in the process of harmonization with EU environmental policies. Following this, it is aimed to make predictions about what changes should be made in the coming years. The research is important in terms of determining what changes Turkey can make in the context of environmental policies. In the study, when the period before and after the start of the negotiation process was examined, it was seen that the achievements on the environment were not continuous. It is seen that the environmental issue should be handled as a special target in order to correct this situation and ensure stability.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Ekonomi |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 31 Aralık 2021 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2021 Cilt: 5 Sayı: 2 |
Bu eser Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.