Bu araştırmanın
amacı Türk mûsikîsi nazariyatçılarının ortaya koymuş oldukları nazariyat
kitaplarındaki Bûselik makâm tanımları ile bestekârlar tarafından yapılan
eserlerdeki Bûselik makâm işleniş ve kullanımını bilimsel bir gerçekliğe
dayandırarak belirlemektir.
Bu amaç
doğrultusunda "Makâm", "Çeşnî" ve "Seyir"
kavramları Abdülbaki Nâsır Dede'nin vermiş olduğu makâm tanımı esası üzerinden
yeniden değerlendirip tariflendirilerek çalışılmıştır. Abdülbâki Nâsır Dede
makâmı “asıl unsurlarıyla işitildiğinde, kendine özgü bir bütünlük, kişilik
gösteren ve başka parçalara bölünmesi (başka şeye benzetilmesi) mümkün olmayan
ezgidir” şeklinde açıklamıştır. Rauf Yektâ Bey geleneksel müzik kuramını Antik
Yunan müzik kuramı ile irtibatlandırıp, dörtlü beşli yapıları ve bu yapıların
birleşimlerinden oluşan dizileri temel alan bir kuram anlayışı ortaya koymuş
Sadettin Arel ve Suphi Ezgi de bu anlayışı benimseyip devam ettirmişlerdir.
Makâmları dizilerle açıklama tercihinin çeşnî kavramını yarattığı, aslında
çeşnî denilen şeyin Nâsır Dede'de ifade edilen makâm kavramının kendisi olduğu
ve "En basit makâmın bile bir bileşim" olduğu düşünülmektedir.
En iyi biçimde
çözümlemek için bütünü gerektiği kadar parçalara ayırmak prensibiyle Bûselik
makâmının incelendiği bu makale makâmların geleneksel kullanımlarıyla
incelenmesine kaynak olacak niteliktedir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Original research |
Authors | |
Publication Date | September 15, 2015 |
Published in Issue | Year 2015 Volume: 3 Issue: 2 |
Yazarlarımızın editöryal süreçlerin aksamaması için editöryal emaillere 3 gün içinde yanıt vermeleri gerekmektedir.