This paper deals with the poisoning narrations of the Prophet Muhammad within the context of miracle – prophethood relationship (understanding and interpreting) based on the Quran’s prophethood concept (paradigm). The paper claims that the dominant paradigm is the determining instrument for the understanding and interpreting of the Sirah material. Thus, while the Quran’s prophethood concept expresses the paradigm, the poisoning narrations of the Prophet are a case study for the subject of understanding and interpreting.
As the main source of the Sirah discipline, the Quran is also the main authority for the verification and correction of narratives about the Prophet’s life. As such, any Sirah material that contradict with the principles of the Qur'an is in need of criticism and explanation. From this perspective, the Qur'an’s concept of prophethood should be a touchstone for the correct understanding of the Prophet. The expressions of the Qur'an describing the prophethood of Muhammad reveal an imagination of prophet based on the profile of a human-prophet, free from miracles. Therefore, this principle, which the Qur'an defines in the person of the Prophet, determines the limits of our approach to the Sirah material.
After determining the basis of the approach to the Sirah material, it is possible to deal with the paradigm – understanding and interpreting relationship in the example of the poisoning narrations of the Prophet. As known, after the Conquest of Khaybar (7/629), the Prophet was subject of an assassination by a Jewish woman named Zainab bint al-Harith. She offered the Prophet and his companions a poisonous meal prepared from mutton; however, the Prophet escaped the assassination by noticing the poison in the food. On the matter of how the Prophet noticed the poison, while some explain by his human abilities; others interpret it as his miracle. These two approaches, traces of which can be seen in both classical and modern works, are remarkable in terms of showing the differences in the understanding and interpreting of the Sirah narrations depend on the underlying paradigm. Because the divergences seen in the understanding and interpretation of the incident in the historical process actually appear as a reflection of different paradigms.
In this article, rather than showing the reflections of the paradigm shift, we will discuss how the poisoning incident was handled in the early sources in the context of the dominant paradigm. In this context, we will evaluate the narrations included in the works of Waqidi, Ibn Hisham, Ibn Sa'd and Tabari. Indeed, we have to assume that the narrations in these works are the most appropriate narrations to reflect the paradigm of the period, as they are the closest written texts to the period of the Prophet. Therefore, this paper aims to criticize the poisoning narrations in the early Sirah sources comparatively based on the prophethood concept of the Quran, as the main source of Sirah. In this direction, text criticism method will be used in the paper. By using this method, the similarities and differences between the narrations will be determined and the answer to the question of how the incident actually happened will be sought. Thus, it will be possible to show findings that the narratives about the poisoning incident in the first written sources do not attribute miraculous properties to the Prophet.
The Prophet Muhammad Qur’an’s Concept of Prophecy Miracle Poisoned Meat/Sheep Zainab bint al-Harith
Bu çalışma, Hz. Peygamber’i zehirleme teşebbüsü rivayetlerini, mucize – peygamberlik ilişkisi (anlama ve anlamlandırma) bağlamında Kur’an’ın ortaya koyduğu peygamber tasavvurunu (paradigma) esas alarak değerlendirmektedir. Makale, Siyer malzemesinin anlaşılması ve anlamlandırılmasında, hâkim paradigmanın belirleyici unsur olduğu iddiasını taşımaktadır. Bu çerçevede Kur’an’ın peygamber tasavvuru paradigmayı ifade ederken; Hz. Peygamber’in zehirlenmesi hadisesine dair rivayetler, anlama ve anlamlandırma konusunun örneği olarak seçilmiştir. Siyer disiplininin temel kaynağı olması bakımından Kur’an, aynı zamanda Hz. Peygamber’in hayatına dair anlatımların tahkik ve tashihinde ana merci hükmündedir. Bu haliyle Kur’an’ın ilkelerine uymayan her türlü Siyer malzemesi, tenkide ve izaha muhtaçtır. Buradan hareketle Kur’an’ın teklif ettiği peygamber tasavvuru, Hz. Peygamber’in doğru anlaşılması noktasında mihenk taşı olmalıdır. Kur’an’ın Hz. Peygamber’i betimleyen ifadelerine bakıldığında, mucizeden berî ve beşer-resul profiline dayalı bir peygamber tasavvuru ortaya koyduğu görülmektedir. Dolayısıyla Kur’an’ın Hz. Peygamber’in şahsında tanımladığı bu ilke, Siyer malzemesine yaklaşımımızın sınırlarını belirlemektedir. Siyer malzemesine yaklaşımın temelini böylece belirledikten sonra, paradigma – anlama ve anlamlandırma ilişkisini Hz. Peygamber’in zehirlenmesi hadisesi rivayetleri örneğinde ele almak mümkündür. Bilindiği üzere Hz. Peygamber, Hayber Fethi (7/629) sonrası Zeyneb bint el-Hâris adındaki bir Yahudi kadın tarafından suikasta maruz kalmıştır. İntikam amacıyla Zeyneb, Hz. Peygamber ve ashabına koyun etinden hazırlanmış zehirli bir yemek ikram etmiş; ancak Hz. Peygamber, yemekteki zehri fark ederek, suikasttan kurtulmuştur. Rivayetlerde yer alan Hz. Peygamber’in etteki zehri nasıl fark ettiği hususu, bir taraftan Hz. Peygamber’in beşerî kabiliyetleri ile izah bulurken; diğer taraftan onun mucize göstermesi şeklinde yorumlanmaktadır. Hem klasik dönem kaynaklarda hem de çağdaş çalışmalarda izlerine rastlanan bu iki ayrı yaklaşım, Siyer rivayetlerinin anlaşılması ve anlamlandırılmasında ortaya çıkan farklılıkların, esas alınan paradigmaya bağlı olduğunu göstermesi bakımından dikkat çekicidir. Zira olayın tarihsel süreçte anlaşılması ve anlamlandırılmasında görülen ayrışmalar, aslında farklı paradigmaların yansıması olarak karşımıza çıkmaktadır. Biz bu makalede, paradigma değişiminin yansımalarını göstermekten ziyade, zehirlenme hadisesinin erken dönem kaynaklarda nasıl ele alındığını, dönemin paradigması bağlamında ele alacağız. Bu çerçevede, Vâkıdî, İbn Hişâm, İbn Sa‘d ve Taberî’nin eserlerinde yer verdiği konuyla ilgili rivayetleri değerlendireceğiz. Nitekim bu eserlerdeki rivayetlerin, Hz. Peygamber dönemine en yakın yazılı metinler olmaları bakımından, dönemin paradigmasını yansıtmaya en uygun anlatımlar olduğunu varsaymak durumundayız. Dolayısıyla bu çalışma, Siyer disiplininin temel kaynağı olan Kur’an’ın vazettiği peygamber tasavvurunu esas alarak, mezkûr konuya dair erken dönem Siyer kaynaklarındaki rivayetleri, mukayeseli bir şekilde tahkik etmeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda çalışmada metin kritiği yöntemi kullanılacaktır. Metin kritiği yöntemi sayesinde, rivayetler arasındaki benzerlikler ve farklılıklar tespit edilerek, olayın gerçekte nasıl vuku bulduğu sorusuna cevap aranacaktır. Böylece, ilk yazılı kaynaklarda yer alan zehirlenme hadisesine dair anlatımların, Hz. Peygamber’e mucizevi özellikler atfetmediğine dair bulguları gösterme imkânı elde edilecektir.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Islamic Studies (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | October 20, 2023 |
Submission Date | July 18, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 24 |