Günümüzde Farsçadan yapılan çeviri yazılarda bir tutarlılık olmadığı söylenebilir. İlk bakışta bunun başlıca sebebi Farsça ile Türkçe arasında müşterek olan bazı kelimelerin bu iki dilde farklı okunuşu gibi görünmektedir. Hatta bu bakımdan bazı çeviri yazılar Türkçe telaffuzun bütün Farsçaya teşmil edildiği izlenimi verebilir. Ortaya çıkan çeviri yazı uygulamalarında bazen Fars bazen Türk telaffuzunun öne çıktığı görülmekte, kimi zaman da her ikisinin tutarsız bir karışımıyla karşılaşılmaktadır. Bu karışıklığı ortadan kaldırmak için Farsçanın, Fars telaffuzuna uygun okunması / transkribe edilmesi gerektiği gibi kolay bir çözüm akla gelebilir. Bu çalışma ise Farsçanın Türklere mahsus bir telaffuzunun olabileceği iddiasındadır. Nitekim Sûdî Bosnevî, Hâfız şerhinde Rûmî (Türk) ve Acem (İranlı) okuyuşlarından bahsetmektedir. Osmanlı Devleti’nin son döneminde yetişip Cumhuriyet döneminde bir Mesnevî şerhi kaleme alan Tâhirü’l-Mevlevî’nin çeviri yazısının bu Türk telaffuzunu yansıttığı düşüncesinden hareket edilmekte, keza Hammer’in Hâfız Dîvânı tercümesinde kullandığı çeviri yazının da Türk telaffuzundan izler taşıdığı ve dolayısıyla bu telaffuza tarihî bir dayanak teşkil edebileceği örneklerle sunulmaktadır. Elde edilen bulgular ışığında Farsçanın Türklere mahsus telaffuzunun belirgin ve ayırt edici özellikleri tespit edilmeye çalışılmış, Farsça ibare veya metinlerin çeviri yazıya aktarımı hususunda teklifler sunulmuştur.
It can be said that there is no consistency in the transcriptions made from Persian today. At first glance, the main reason for this seems to be that some words common between Persian and Turkish are read differently in these two languages. In this regard, some transcriptions may give the impression that Turkish pronunciation is extended to all Persian. In the emerging transcription practices, sometimes Persian, sometimes Turkish pronunciation is prominent, and sometimes an inconsistent mixture of both is encountered. To eliminate this confusion, an easy solution may come to mind; as Persian should be read / transcribed in accordance with Persian pronunciation. This study, on the other hand, claims that Persian may have a Turkish pronunciation. As a matter of fact, Sudî Bosnevi talks about the Rumi (Turkish) and Acem (Iranian) readings in his translation of Hafez. It is based on the thought that the transcription of Tâhirü'l-Mevlevî, who grew up in the last period of the Ottoman Empire and wrote a Mesnevi interpretation in the Republican period, reflects this Turkish pronunciation, as well as the transcription that Hammer used in the translation of the Divan of Hafez has traces of Turkish pronunciation and in this regard it is presented with examples that it can serve as a historical basis for this pronunciation. In the light of the obtained findings, it was tried to determine the evident and distinctive features of Turkish pronunciation of Persian, and proposals were made for translating Persian phrases or texts into translation.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | Turkish language, culture and literature |
Authors | |
Publication Date | March 21, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Issue: 18 |