Kolonyalist hareket ile kendinden farklı görünen insanlarla karşılaşan Batı, ilkel olarak adlandırdıkları bu gruplara karşı kendi üstünlüklerini güç ile gösterirken, bunu teorik düzlemde de temellendirmişlerdir. Alman idealistlerinden Fichte diyalektik yöntem ile ben’in karşısına ben olmayanı koyarak, ben’in kendisini daha iyi bilebileceğini söyler. Fichte, eylemeyi ön plana çıkararak, eyleyen ben’in üstün konumda olacağını ifade eder. Döneminin kolonyal hareketlerinden haberdar olan Hegel de bu sava yakın bir sav ile ben ile ben olmayan arasında bir üstünlük savaşı olduğunu belirtir. Bu mücadele sonucunda kazanan efendi, kaybeden köle durumuna düşmektedir. Fichte ve Hegel’den sonra gelen düşünürler de benzer görüşlerle, hiyerarşik düzeni kalıcılaştırmışlardır. Öteki konumuna itilenin kendisini ifade etme gücü ve yeteneğinden yoksun bırakıldığını söyleyen Spivak, bu durumun emperyalist sistemin, madunun kendini temsil etmesini de engellediğini vurgular. Batının cezbedici özelliklerinden dolayı Batı veya Amerikan üniversitelerinde eğitim alarak, o ülkelere katkı sağlayan Üçüncü Dünya ülkesi vatandaşları, 11 Eylül saldırılarından sonra farklı gözle görülmeye başlamışlardır. Pakistanlı İngiliz bir yazar olan Mohsin Hamid, potansiyel bir terörist gözüyle görülen bu kişilerden biri olan Cengiz’in hikâyesini otobiyografik özellikler de taşıyan romanı Gönülsüz Köktendinci’de kaleme alır. Romanda Cengiz, gerçek olup olmadığı tartışılabilecek olan bir Amerikalı ile sohbetinde, kendi ülkesini ve halkını anlatmaya çalışır. Geri dönüş tekniğiyle hikâyesini anlatan Cengiz, Amerikalılardan farklı görünen herkesin terörist olmadığını ispatlamaya ve ötekileştirmenin boyutlarını da göstermeye çalışır. Bu çalışmada öncelikle öteki kavramının ağırlıklı olarak Fichte ve Hegel’den hareketle felsefi temelleri ortaya konulacaktır. Çalışma aynı zamanda Öteki kavramını sömürgecilikle ilişkilendirerek Gönülsüz Köktendinci’de ötekileştirilmiş insanların kendilerini ifade etme çabalarını da göstermeyi amaçlamaktadır.
With the rise of the colonialist movement, Westerners, who encountered people who looked different from themselves, showed their superiority over these groups, which they called primitive, and then Westerners based this divergence on the theoretical base. Through his dialectic method, Fichte, one of the German idealists, argues that the self can define and know himself better by putting the other against the self. Emphasizing taking action, Fichte states that the acting ego would be superior to the non-acting other. Hegel, who was aware of the colonial deeds of his own time, states that there has been a fight of supremacy between the self and the other, which is an argument close to that of Fichte. As a result of this struggle, he who wins becomes the master and he who loses becomes the slave. Thinkers who came after Fichte and Hegel also perpetuated this hierarchical order with their similar thoughts. Spivak, who argues that those who are driven to the status of being the other are deprived of the power and ability to express themselves, emphasizes that the imperialist system also prevents the subaltern from representing themselves. The citizens of the third world countries who contributed to the western countries by studying in Western or American universities, due to the attractive features of the West, began to be seen through a different perspective after the September 11 attacks. Mohsin Hamid, a British Pakistani author, penned the story of Cengiz, one of these people seen as a potential terrorist, in his novel The Reluctant Fundamentalist (2007) which also has autobiographical features. In the novel, Cengiz tries to describe his country and people during a conversation with an American whose authenticity can be questioned. Narrating his story through flashbacks, Cengiz tries to prove that those looking different from Americans are not always terrorists and he also shows the extent of marginalization. In this study, it will primarily be revealed the philosophical foundations of the concept of the Other, mainly based on those of Fichte and Hegel. It is also aimed at indicating the marginalized people’s efforts to express themselves in The Reluctant Fundamentalist by associating the concept of the Other with colonialism.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Literary Studies |
Journal Section | World languages, cultures and litertures |
Authors | |
Publication Date | December 21, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 31 |