20. yüzyılın ilk üç çeyreğinde, genetik araştırmalardaki bilimsel ilerlemeler, modern dünya ve insanlık için alarm vermektedir. Devlet destekli yapay zekâ ve kısırlaştırma programlarının zorlaması altında kültürel değerler derinden etkilenmektedir. İngiliz yazar Kazuo Ishiguro, son romanı Klara ile Güneş ile varoluşun ve insanlığın ahlaki standartları hakkında bazı önemli sorular sormaktadır. Klara ile Güneş, ileri teknoloji, bilim ve yapay zeka kavramlarının etkilerinin anlaşılabileceği spekülatif bir gelecek sunan distopik bir romandır. Ishiguro’nun yeni toplum ve değişen toplumsal ilişkilerle ilgili ciddi kaygıları, toplumun farklı katmanlarındaki insanların güvensizliğini sorgular. Ishiguro’nun romanlarının çoğu üstünlük ve aşağılık konularına dayansa da, bu romanda, kusurlardan insanın mükemmelliğine geçişi işaret etmek için egemen yapı tarafından desteklenen farklı bir girişime yer verilir. Gen modifikasyon işlemi ile üstün bir ırk yaratma arzusu anlatının ana yapısını oluşturur. Bu nedenle, modern dünyanın öjeni girişimlerine dayanan bu çalışma, eşitsizliğe, ötekileştirmeye ve iletişimsizliğe neden olan etik standartların ihlalini ele almaktadır. Bu çalışma, roman kahramanları üzerinden genetik bilimi ve öjeni hakkında önemli bilgiler sunmayı amaçlamaktadır. Genetik olarak yükseltilmiş bir kız olan Josie ve yükseltilmemiş bir erkek olan Rick, biyo-kapitalist ve teknolojiye bağlı toplumun hedeflerine işaret eden topluluğun üst ve alt kademelerine örnek teşkil etmektedir. Bu anlamda bu makale, insanları toplumsal gelişim için genlerini değiştirmeye zorlayan öjenik programların toplum, özellikle de sosyal ilişkiler üzerindeki sonuçlarını ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır.
During the first third of the 20th century, scientific advances in genetic research led to an alarm for the modern world and mankind. Under the coercion of artificial intelligence and sterilization programs sponsored by the state, cultural values have been deeply influenced. British author Kazuo Ishiguro, along with his latest novel Klara and the Sun, poses several pertinent questions about the moral standards of existence and humanity. Klara and the Sun is a dystopian novel that offers a speculative future through which the effects of advanced technology, science, and artificial intelligence concepts may be decoded. Ishiguro’s serious concerns about a new society and changing social relations question human insecurity in different layers of the community. The desire to create a master race through a gene-modification process forms the main structure of the narrative. Therefore, based on eugenic attempts in the modern world, this study, addresses the violation of ethical standards that cause inequality, marginalization, and miscommunication. This study seeks to present important insights into the science of genetics and eugenics through the characters of the novel. Josie, a lifted girl, and Rick, an unlifted boy, exemplify the superiors and inferiors of the community that punctures the goals of a biocapitalist and technology-dependent society. In this sense, this article aims to uncover the results of eugenic programs that force people to modify their genes for social improvement, especially social relations.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Linguistics, Literary Studies |
Journal Section | World languages, cultures and litertures |
Authors | |
Publication Date | December 21, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 31 |