İnsanoğlu için kendini bir gruba, kuruma, topluluğa, teşkilata, cemiyete, millete ait hissetmek önde gelen duygusal ihtiyaçlardan biridir. Bu ihtiyaca bağlı olarak, ait hissedilen oluşumun zaman zaman bazı mensuplarınca övüldüğü ve o oluşuma aidiyetin coşkulu bir dille ifade edildiği görülür. Tasavvuf erbabının da kendini ait hissettiği tarikat ya da meşrebi överek ona mensubiyetini açıkça dile getirmesinin bu duygu ve ihtiyaçtan doğduğunu söylemek mümkündür. Her tarikat mensubunun bir oranda sahip olduğu bu aidiyet duygusunu coşkulu bir dille ifade etmek tabii olarak sûfî şairlere düşmüştür. Sûfî şairlerin divan ve divançelerinde intisap ettikleri tarikatları överek aidiyetlerini ifade ettikleri bu tür şiirlere rastlanmakla birlikte bu tür şiirler müstakil olarak ele alınmamış ve bu şiirler bir tür başlığıyla değerlendirilmemiştir. Bu çalışmada sûfî şairin bir tarikata ya da meşrebe aidiyetini coşkulu bir dille ilan ettiği şiirler için nazım türü olarak “meşrepname” veya “meşrebiyye” adı önerilmiş ve tespit edilen örnekleriyle bu şiirlerin genel nitelikleri ortaya konmaya çalışılmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Linguistics |
Journal Section | Turkish language, culture and literature |
Authors | |
Publication Date | April 26, 2023 |
Published in Issue | Year 2023 Issue: 33 |