Bu çalışmada zamanın kelamcılar ve filozoflar arasındaki tanımı ve bu tanımların kader ve kazâ kavramlarıyla nasıl etkileşimde olduğu üzerinde durulmaktadır. Kelamcılar, zamanın yaratılmış olduğunu ve Allah’ın zamandan münezzeh olduğunu vurgulayarak, zamanın hâdis bir varlık olarak kabul edilmesi gerektiğini savunurlar. Filozoflar ise zamanın hareketin ve değişimin ölçüsü olduğunu ve bu bağlamda evrensel bir sürekliliği temsil ettiğini ileri sürerler. İbn Sînâ ve Fârâbî gibi filozoflar, zamanın mutlak ve değişmez bir varoluşu ifade eden “sermed” kavramıyla ilişkilendirir ve zamanın sürekli akışını temsil eden “dehr” kavramına vurgu yaparlar. Zamanın insan zihninde algılanışı ve ölçülmesi, fiziksel ve metafiziksel boyutlarıyla ele alınarak, zamanın sadece bir ölçüm aracı olmadığı, aynı zamanda varlığın ve hareketin temel bileşenlerinden biri olduğu açıktır. Çalışma, zaman kavramının İslam düşüncesindeki yerine dair zengin ve çok boyutlu bir perspektif sunmakta, zamanın doğası, hareketle ilişkisi, insan zihnindeki algısı ve yaratıcı ile bağlantısı gibi konuları kapsamlı bir şekilde ele almaktadır. Zamanın ontolojik yapısı kader konusu ile yakın ilişki içerisindedir. İnsan yaşamında zamanın kısıtlı olduğu düşünüldüğünde, kaderin bu kısıtlılık içindeki rolü ve zamanla nasıl ilişkili olduğu üzerine düşünmek her dönem kelam ve felsefe alanındaki önemini korumaya devam edecektir. Allah’ın zamandan berî olması, İslam geleneğinde O’nun zamanın ötesinde olduğu ve kaderin O'nun ilmi tarafından belirlendiği vurgulanır. Kader ve kaza ile ilgili günümüz inanç problemleri bağlamında sorulan sorulara dikkat edildiğinde geçmiş-gelecek perspektifiyle sürekli bir zaman kipi kullanılarak dile getirilmiştir. Bu bağlamda, zamanın sınırlılığı ve Allah’ın sınırsızlığı arasındaki ilişki derinlemesine incelendiğinde Allah-Zaman, İnsan-Kader ve Kader-Zaman ilişkisi insan zihninde daha net bir durum arz etmeye başlayacaktır.
This study focuses on the definition of time among theologians and philosophers and how these definitions interact with the concepts of fate and destiny. Theologians emphasize that time is a created entity and assert that God is beyond time, arguing that time should be understood as a contingent entity. Philosophers, on the other hand, propose that time is a measure of motion and change, representing a universal continuity. Philosophers such as Ibn Sīnā and al-Fârâbî associate time with the concept of “Sarmad”, which denotes an absolute and immutable existence, while also emphasizing the concept of “dahr”, which represents the continuous flow of time. The perception and measurement of time in the human mind are addressed in both physical and metaphysical dimensions, revealing that time is not merely a tool for measurement but also one of the fundamental components of existence and motion. This study offers a rich and multidimensional perspective on the place of the concept of time in Islamic thought, thoroughly addressing topics such as the nature of time, its relationship with motion, its perception in the human mind, and its connection with the Creator. The ontological structure of time is closely related to the issue of fate. Given that human life is considered to be temporally limited, reflecting on the role of fate within this temporal limitation and its relationship to time has been a constant subject of theological and philosophical discourse throughout the ages. In Islamic tradition, God’s transcendence over time is emphasized, as He is beyond temporal constraints, and fate is determined by His infinite knowledge. When examining contemporary questions regarding fate and destiny, it is evident that they are often articulated using a continuous temporal framework that references both past and future. In this context, a deeper exploration of the relationship between the finitude of time and the infinitude of God sheds clearer light on the relationship between God and time, humanity and fate, and the relationship between fate and time in the human mind.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Kelam |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 27 Eylül 2024 |
Kabul Tarihi | 13 Aralık 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 4 Sayı: 2 |