Amaç: Bu çalışmada, bir ruh sağlığı ve hastalıkları hastanesinin (RSHH) koronavirüs hastalığının (COVİD-19) etkilerinin en yoğun şekilde yaşandığı 2020 yılı ile COVİD-19 pandemisinin ortaya çıkışının hemen öncesindeki yılının aynı aylarına ait verilerinin karşılaştırılması amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Elazığ RSHH’nin kapalı psikiyatri servisine 01.10.2019-31.12.2019 ve 01.10.2020-31.12.2020 tarihleri arasında yatışı gerçekleştirilmiş bütün olgular dâhil edilmiştir. Olgulara ait yaş, tanı, ortalama yatış süreleri gibi sosyodemografik ve klinik veriler kaydedilmiştir.
Bulgular: Belirtilen tarih aralıklarında, 2019 yılında 1039 olgunun, 2020 yılında 457 olgunun yatışı gerçekleştirilmiştir. Ortalama yaşın COVİD-19 pandemisinde azaldığı (p<0,001), ortalama yatış süresinin arttığı (p<0,001) görülmüştür. Türk Medeni Kanunu’nun 432’nci maddesi (TMK 432) kapsamında istemsiz yatışı gerçekleştirilen olguların oranı COVİD-19 pandemisi sürecinde %5,38’ten %22,10’e yükselmiştir. TMK 432 kapsamındaki yatışların içindeki madde kullanım bozukluğu (MKB) tanılı olguların oranı COVİD-19 pandemisi sürecinde artmıştır. MKB tanılı TMK 432 kapsamındaki olguların oransal artışı, MKB’ye has özelliklerin sonuçlara yansımasına yol açmıştır. Ortalama yaş ve yatış süresi etkilenen parametrelerden bazılarıdır.
Sonuç: COVİD-19 pandemisi sürecinde alınan tedbirler nedeniyle bazı hastanelerde psikiyatrik yatış yapılamaması ve RSHH’lerin yatan hasta kapasitelerinin düşürülmesi, hastaneye yatışı gerekli olan psikiyatrik olgularda farklı çözüm yollarına başvurulmasına neden olmuştur. TMK 432 kapsamında gerçekleştirilen istemsiz yatışlar bu çözüm yollarından biri olarak daha sık uygulanmaya başlanmış ve hastanelerin yatan hasta özelliklerinin değişmesiyle sonuçlanmıştır.
Aim: In this study, it was aimed to compare the data of a mental health and diseases hospital (MHDH) for the same months of 2020, when the effects of coronavirus disease (COVID-19) were most intense, and the year just before the emergence of the COVID-19 pandemic.
Material and Methods: All cases who were hospitalized in the closed psychiatric inpatient unit of Elazığ MHDH between 01.10.2019-31.12.2019 and 01.10.2020-31.12.2020 were included. Sociodemographic and clinical data of the cases, such as age, diagnosis, and mean duration of hospitalization, were recorded.
Results: Within the specified date ranges, 1039 cases were hospitalized in 2019 and 457 cases were hospitalized in 2020. It was observed that the mean age decreased (p<0.001) and the mean duration of hospitalization increased (p<0.001) during the COVID-19 pandemic. The rate of cases who were involuntarily hospitalized within the scope of article 432 of the Turkish Civil Code (TCC 432) increased from 5.38% to 22.10% during the COVID-19 pandemic. The rate of cases diagnosed with substance use disorder (SUD) among hospitalizations within the scope of TCC 432 has increased during the COVID-19 pandemic. The proportional increase in cases diagnosed with SUD within the scope of TCC 432 has caused the characteristics specific to SUD to be reflected in the results. Mean age and mean duration of hospitalization are some of the affected parameters.
Conclusion: The inability to provide psychiatric hospitalization in some hospitals and the reduction in the inpatient capacity of MHDHs due to the precautions taken during the COVID-19 pandemic have led to different solutions being used in psychiatric cases requiring hospitalization. Involuntary hospitalizations within the scope of TCC 432 have begun to be implemented more frequently as one of these solutions and have resulted in changes in the inpatient characteristics of hospitals.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Clinical Sciences (Other) |
Journal Section | Research Articles |
Authors | |
Publication Date | January 3, 2025 |
Submission Date | January 19, 2024 |
Acceptance Date | October 17, 2024 |
Published in Issue | Year 2025 Volume: 15 Issue: 1 |