Following the World War II, Turkish labor immigration to Germany has been increased then Turks have become more prominent in German society over time, and they have begun to establish social and familial relations with German people. In this study, binational marriages between Germans and Turks in Germany are examined. In our research, we aimed to address the premarital concerns of these individuals regarding religious-cultural context, post-marital problems, particular set of conditions between spouses and issues on changing one’s religion by means of interviews conducted with the sample group of Turkish-German couples who live in two different states of Germany (Nordrhein-Westfalen and Bavaria). The study indicates that to have a profound discussion on marriage before marriage, to convert to his/her spouse’s religion, to emphasize to love/empathy/tolerance rather than religious and cultural differences helps to reduce the anxiety. Another important finding is the fact that individuals/ families to be of a secular nature annihilates the need for participants’ setting conditions on one another in religious-cultural context.
II. Dünya Savaşı’ndan sonra Türkiye’den Almanya’ya doğru başlayan işçi göçü neticesinde Türklerin zamanla Alman toplumunda daha çok görünür olmaya ve Almanlarla ilişki kurmaya, arkadaş olmaya ve onlarla evlilikler yapmaya başladığı görülmektedir. Federal İstatistik Dairesi’nin açıkladığı istatistiğe göre 2012 yılında yabancılarla evli olan 683.000 Alman erkeğin %12’si Türk kadınlarıyla, yabancı erkeklerle evli olan 545.000 Alman kadının %18’i Türk erkekleriyle evlidir. 2018 istatistiklerine baktığımızda, Alman erkeklerin %12’si Türk kadınlarla, Alman kadınların ise %17’si Türk erkeleriyle evlidir. Tüm bu istatistikler yıllar içerisinde Alman bireylerin Türklerle evlilik oranlarında paralel bir artış yaşandığını göstermektedir. Bu çalışmada Almanya’daki Türklerin Almanlarla yaptıkları karma evlilikler ele alınmaktadır. Araştırmamızda Almanya’nın iki farklı eyaletinde (Nordrhein-Westfalen ve Bavaria) yaşayan Türk-Alman eşlerden oluşan örneklem grubuyla yaptığımız mülakatlar aracılığıyla bu kişilerin dini-kültürel bağlamda evlilik öncesinde taşıdıkları kaygılara, evlilik sonrasında yaşadıkları sorunlara, eşlerin birbirlerine koştuğu şartlara ve din değiştirme sebeplerine temas edilmeye çalışılmaktadır. Çalışmada evlilik öncesinde evlilikle ilgili detaylı bir şekilde konuşmanın, eşlerden birisinin eşinin dinine intisap etmesinin, eşlerin din ve kültürel farklılıktan ziyade sevgi/empati/tolerans gibi olgulara vurgu yapmasının kaygıyı azalttığı anlaşılmaktadır. Bir diğer sonuca göre, bireylerin/ailelerin seküler bir yapıya sahip olmaları katılımcıların birbirlerine dini/kültürel anlamda bir şart koşma ihtiyacını ortadan kaldırmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 15, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 21 Issue: 40 |
SAUIFD accepts the Open Access Journal Policy for expanding and flourishing of knowledge.