Gülme teorileri içinde en sık ele alınanı ‘üstünlük teorisi’dir. Hemen arkasından aykırılık teorisi gelir. Bu teoriler, gülenin ironik biçimde kurbana üstünlüğünü ve bir anlamda kötü niyetli bir alaycı olmasını gösterir. Kendini iyi hissetmesi için kurbanın ortalamadan aşağı olması ve acı verici bir kusuru olmaması beklenir. Denebilir ki; kusur gülme sonuçlu komedinin asal malzemesidir. Tiyatroda Aristoteles’ten beri bu kusur, karaktere özgü ya da karakterin temsil ettiği sınıfa özgü bir kusurdur. Anomali, patolojik durumlar ‘acı verici’ olma durumunda trajik bir etki yaratacaktır. Cüce, şişik beden, zayıf beden, uzun burunlu beden gibi öteki türünden bir gruba üye olanlar ise komedide köle, uşak, soytarı sınıfından gelme olduğunda işlev görür. Bu çalışma, Konik Annalar oyununda asal kişilerin fizyolojik kusurlarının komik malzeme olarak kullanılmasının analizini yapmaktadır.
Art-e 12/1/2011 yılından sonraki sayıları tam metin olarak, 12/1/2008 yılından sonraki sayıları ise indeks olarak EBSCO'da Art Source isimli veri tabanında yer almaktadır.