Türkiye’de din hiçbir zaman kendi özgün alanında varlık gösteren bir kurum olmadı. Çokça ifade edildiği gibi tayin edilmiş özel ve kamusal sınırları içinde 2000’li yıllara kadar ulus-devletin ilerlemeci toplum modelinin ve aynı zamanda kentli seçkin sınıfın yaşam dinamiklerinin bir aparatı olarak nesneleştirilmiştir. Din yeni yüzyılın ilk 10 yılında daha pasif bir laiklik üzerinden devletle ilişki içindeyken ve görece çoğulcu, demokratik, eşitlikçi bir toplum hedefinde “ifade hürriyeti”nin önemli bir test alanı gibi işlev görürken sonraki yıllarda, inşa edilen bir hukuk anlayışı içinde toplumun sosyoekonomik ve kültürel sorunlarının yönetilmesi olarak işlevselleştirilmiştir. Bu çalışma Adalet ve Kalkınma Partisi örneğinde çağdaş Türkiye’de bir iktidar dili olarak din konusunu odağına almıştır. Son yıllarda iktidarın her bakımdan siyasette yaşadığı sorunlara koşut olarak 2023 seçimleri öncesinde gittikçe artan ve dozu oldukça yüksek bir din dilini anlamaya dönük bir ilgi etrafında ortaya çıkan bu yazı kendisine problemin tarihi ve toplumsal ardalanını anlama yönünde bir hedef belirlemiştir. Çağdaş Türkiye’de din ve siyaset ilişkilerinin oturduğu tarihsel bağlam etüt edilmek istendiğinde dolaylı, sistematik olarak sorunun bugüne bakan yönleri anlaşılmak istendiğinde ise din ve siyaset ilişkisinin kendi gündelik doğasında yazılı ve görsel basına yansıyan görüntülerini esas alarak doğrudan gözleme dayalı elde edilen veriler olgu merkezli tarihsel fenomenolojik bir bakış açısıyla çözümlenmiştir. Süreç, ulus- devlet programı ile yerinden edilen değerlerin yeni tip muhafazakâr bir politik cemaat üzerinden tarihsel anlamda yeniden yerleştirilmesi olarak okunmuştur.
Adalet ve Kalkınma Partisi Çağdaş Türkiye’de Din Din ve Siyaset İktidar ve Din Türkiye’de İslamcılık
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Research Article |
Yazarlar | |
Erken Görünüm Tarihi | 30 Aralık 2023 |
Yayımlanma Tarihi | |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2023 Sayı: 41 |