"Kabile reisi" ve kabile devleti‖ gibi ifadeler Türkiye‘deki siyasal söylem içinde hakaret
olarak kullanılır. Bu ifadeler söz konusu kişilerin veya toplumların "modern bir devlet"e
sahip olmadıklarından dolayı ilkel, vahşi, düzensiz, başka bir deyişle barbar ve hayvani
olduğunu ima eder. Kabile reisi teriminin kullanımı, aynı zamanda hem modern devlet gibi
bir siyasi örgütlenmeyi yüceltir hem de cahillik, gerilik, hukuksuzluk, şiddet ve diğer
olumsuz özelliklerin kabile toplumlarının kaderi olduğu yönündeki dogmayı yeniden üretir.
Makalede Aiskhylos tarafından M.Ö. 458‘te yazılmış olan Oresteia Üçlemesi‘ne
odaklanacağım. Bu üçleme kabileden devlete, akrabalıktan vatandaşlığa, ana erkillikten
baba erkilliğe geçişteki sorunlar hakkındadır. Makalede üçlemede devletin nasıl kan
davasını sonlandıran bir otorite olarak tahayyül edildiği ve akrabalık ilişkilerinin nasıl
kontrolsüz şiddetin kaynağı olarak görüldüğü tartışılacaktır.
Kabile ve devlet arasındaki gerilim bu üçlemenin merkezini oluşturur. Metinde kısas
hukuku, Erinyeler aracılığıyla temsil edilen -ilkel topluma ait yazılı olmayan- kurallar,
Apollo‘nun tanrısal ve erkil kimliğinde vücut bulan modern devletin yazılı kanunlarıyla
karşı karşıya getiriliyor. Üçlemenin sonunda Apollo‘nun temsil ettiği modern devlet kabile
devletine karşı verdiği savaşı kazanmış ve ona baskın gelmiş gibi görünse de oyların eşitliği
tarafların da eşitliğinin bir göstergesidir. Son sahnede Deux ex Machina olan, Apollo,
çözümü sağlıyor.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Makaleler |
Authors | |
Publication Date | December 22, 2011 |
Published in Issue | Year 2010 Issue: 17 |