Gelenek,
bir milletin kültür birikiminin devingen döngüsüdür. Bütün medeniyetlerde var
olan gelenek kavramı; sanatta, mimaride, teolojide, antropolojik unsurlarda ve
özellikle edebiyatta kendisini gösterir. Dünya üzerindeki milletlerin
edebiyatı, gelenekle yoğrulur ve günümüzdeki şeklini alır. Millî edebiyatlarda,
halk edebiyatı ürünleriyle diğer yazılı edebî anlayışların birikimi olan
gelenek, aynı şekilde Türk edebiyatına da yansır. Bu birikim, Türk edebiyatında
divan edebiyatı ve halk edebiyatının ortak mirası olarak tanımlanabilir. Türk
edebiyatında şairlerin birçoğu gelenekten etkilenirler. Bazı şairler geleneği
reddedip bazıları destekler. Gelenekten etkilenme, savunma ya da ona karşı
çıkma, izlerini yitirmeden günümüze kadar devam eder. Edebiyatımızda geleneğin
etkisini yoğun bir şekilde gördüğümüz günümüz şairlerinden biri de Nurullah
Genç’tir. Genç, hem halk edebiyatının masalsı unsurlarını hem de divan
geleneğinin özü olan İslam estetiğini şiirlerine aktarır. Şairin bu sentezi en
iyi tanımlayan kitabı da gül ve ben’dir.
Onun şiirlerindeki geleneğe ait unsurları ortaya çıkarmak, günümüz şiirinin
gelenekle olan bağını görmek açısından önem kazanır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | March 15, 2019 |
Submission Date | April 1, 2019 |
Acceptance Date | April 2, 2019 |
Published in Issue | Year 2019 Volume: 8 Issue: 1 |