Bu makale, geleneksel ahlak anlayışından felsefi ahlaka geçiş sürecini, Türkçe’deki ahlak, etik ve töre kavramlarının semantik farklılıkları çerçevesinde tartışmakta ve bu kavramları Batı ile İslam düşüncesi bağlamında karşılaştırmalı bir analizle ele almaktadır. Çalışmada, Antik Yunan’da ethos kavramının nesnel boyutu (toplumsal kurallar, örf ve adetler) ile öznel boyutu (karakter, düşünce tarzı) arasındaki ayrım incelenmekte; bu ayrımın İslam düşüncesindeki ahlak tasavvuru ile örtüşme ve ayrışma noktaları irdelenmektedir. Töre kavramının geleneksel normatif düzen anlamı, onu ethos’a yaklaştıran temel özellik olarak değerlendirilmektedir. Diğer bir ifadeyle, ahlaki bir temellendirmede töreyi dikkate almak, ethos’un nesnel boyutuyla kurulan bağın sürekliliğinin güvencesi olmaktadır. Bununla birlikte, İslamiyet’in kabulüyle birlikte töre kavramının anlam ve işlevinde dönüşümler yaşanmış; özellikle sonraki dönemde Arapça kökenli “örf” teriminin ön plana çıktığı gözlemlenmiştir. Batı geleneğinde Kant’ın Moralität ve Hegel’in Sittlichkeit kavramları merkeze alınarak, bunların Türkçe’deki töre terimiyle kurabileceği analojiler ve farklılıklar ortaya konulmaktadır. Makale, özellikle törenin, geleneksel ahlakın çoğunlukla ihmal edilen nesnel ve toplumsal boyutunu geliştirmeye imkân tanıdığını savunmaktadır. Ayrıca, etik-ahlak ayrımının Türkiye’deki eğitim sistemi, dil kullanımı ve felsefi literatürdeki yansımaları eleştirel bir perspektifle değerlendirilmektedir. Sonuç olarak, töre kavramının Kantçı ve Hegelci etik sistemler ışığında yeniden düşünülmesi gerekliliği ileri sürülmektedir.
This article examines the semantic distinctions between the Turkish terms ahlak (morality), etik (ethics), and töre (customary moral order) in the context of the transition from traditional morality to philosophical ethics, through a comparative analysis of Western and Islamic thought. The study first defines the concept of ethos in Ancient Greek, highlighting its objective dimension (social rules, customs) and subjective dimension (character, mindset), and discusses points of convergence and divergence with the understanding of morality in Islamic intellectual tradition. In the Western tradition, Kant’s distinction between Moralität and Hegel’s Sittlichkeit is examined, with an analysis of how these concepts may be related to the Turkish notion of töre. The article argues that töre could serve as a conceptual resource to strengthen the objective dimension often overlooked in traditional morality. Furthermore, it critically evaluates how the morality–ethics distinction influences the education system, linguistic usage, and philosophical literature in Turkey. In conclusion, the study emphasizes that achieving conceptual clarity is significant not only for theoretical discourse but also for the preservation and development of social values. As a result, the töre concept should be reconsidered in light of Kant’s and Hegel’s ethical frameworks.
| Primary Language | Turkish |
|---|---|
| Subjects | Ethics |
| Journal Section | Research Article |
| Authors | |
| Publication Date | December 1, 2025 |
| Submission Date | August 29, 2025 |
| Acceptance Date | October 7, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Issue: 24 |