Bu makale, Delhi Sultanlığı (1206–1526) döneminde Müslüman–Hindu ilişkilerini hem Güney Asya tarih yazımı hem de Alan Çalışmaları bağlamında ele almakta ve özgün katkısını; sosyo-politik kuramın eleştirel kaynak okuması ile birleştirilerek durağan dinî kategoriler ötesinde topluluklar arası etkileşimlerin yeniden yorumlanması üzerinden sunmaktadır. Delhi Sultanlığı çağı, yalnızca bir fetih ya da kültürel uyum süreci olarak değil; siyasal uzlaşmalar, toplumsal hiyerarşiler, tapınak tahripleri, kültürel alışverişler ve kimlik müzakerelerinin iç içe geçtiği çok boyutlu bir dönem olarak değerlendirilmektedir. Bu dönem, Kuzey Hindistan’da kalıcı ilk Müslüman siyasal varlığı temsil etmiş; idari ve askerî kurumların yanı sıra gündelik toplumsal ilişkiler ve dinî unsurları merkezine alan kültürel pratikleri de dönüştürmüştür. Makale tarihsel-analitik bir yöntem benimsemekte olup kronikler, kitabeler, seyyah anlatıları ve ikincil literatürü konu edinerek zorlayıcı fetih anlatılarından kültürel sentez yorumlarına uzanan tarih yazımı tartışmalarını mukayeseli bir biçimde ele almaya çalışmaktadır. Ayrıca bu çalışma, Müslüman saray tarihçilerinin meşruiyet merkezli vurguları ile yerli Hindu kaynaklarının ideolojik iddialarının gölgesindeki kuramsal çerçevenin dikkatle okunmasını da zorunlu kılmaktadır. Bulgular, çatışma örüntülerinin çoğunlukla siyasal kararsızlık dönemlerinde arttığını; buna karşılık istikrarlı yönetim dönemlerinde birlikte yaşama ve kültürel etkileşim alanlarının genişlediğini göstermektedir. Sonuç olarak, Delhi Sultanlığı yalnızca siyasal bir rejim değil, kimliklerin ve birlikte yaşam pratiklerinin şekillendiği kurucu bir “temas bölgesi” olarak değerlendirilmelidir. Öyle ki bu süreç, yalnızca ilgili dönemde İslam’ın Hint alt kıtasında kökleşmesini sağlamamış, aynı zamanda günümüz Hindistan’ının din temelli siyasal dinamiklerini doğrudan belirleyen kalıcı bir miras bırakmıştır.
This article examines Muslim–Hindu relations during the Delhi Sultanate (1206–1526) both within the framework of South Asian historiography and Area Studies, offering its original contribution through a reinterpretation of intercommunal encounters that transcends static religious categories by combining socio-political theory with critical source analysis. The Delhi Sultanate is approached not merely as a period of conquest or cultural accommodation, but as a multifaceted era in which political negotiations, social hierarchies, temple desecrations, cultural exchanges, and identity negotiations were deeply intertwined. This era represented the first enduring Muslim political presence in northern India, transforming not only administrative and military institutions but also everyday social interactions and religiously infused cultural practices. The article employs a historical-analytical method, drawing on chronicles, inscriptions, travelers’ accounts, and secondary literature, while critically engaging with historiographical debates ranging from conquest-centered narratives to interpretations of cultural synthesis. It further underscores the necessity of a close reading of Muslim court historians’ legitimacy-focused accounts alongside the ideological framings of indigenous Hindu sources. Findings suggest that patterns of conflict intensified during periods of political instability, whereas phases of stable governance expanded opportunities for coexistence and cultural interaction. In conclusion, the Delhi Sultanate must be evaluated not solely as a political regime but as a formative “contact zone” in which identities and practices of coexistence were shaped. Indeed, this process not only ensured the entrenchment of Islam in the Indian subcontinent during the period in question, but also left behind a lasting legacy that continues to directly shape the religion-based political dynamics of contemporary India.
| Primary Language | English |
|---|---|
| Subjects | World Languages, Literature and Culture (Other), Comparative Religious Studies |
| Journal Section | Research Article |
| Authors | |
| Publication Date | November 30, 2025 |
| Submission Date | August 30, 2025 |
| Acceptance Date | October 14, 2025 |
| Published in Issue | Year 2025 Volume: 12 Issue: Özel Sayı |