Purpose: This study aimed to investigate the effect of simulated patient (SP) use for cervical region assessment on learning motivation and student feedback in undergraduate physiotherapy and rehabilitation (PTR) education. Methods: Sixty volunteered second grade students (46 females) participating in PTR Measurement and Evaluation course were included. Students were randomly divided into three groups: theoretical-practical (TP) course, SP interaction course and TP-SP taking both courses. Pre-post knowledge test including 10 multiple-choice questions was applied before and immediately after the lessons. Instructional Materials Motivation Survey (IMMS) was applied after the lessons. Student feedback (anxiety-stress-motivationusefulness) scores were recorded before, immediately after, and one week after the lessons. Results: The post knowledge test scores of the TP and TP-SP groups were significantly higher than the SP group (p<0.001). The pre-lesson anxiety of the SP and TP-SP groups was higher than the TP group (SP p=0,002 and TP-SP p=0,004). After the completion of the lessons, anxiety levels of the SP group were still higher than the TP group (p=0.002). Motivation level of the SP and TU group were increased after the training (p=0.001). Motivation level of the TP-SP was still higher than the TP group one week later (p=0.004). The TP-SP group’s IMMS findings were statistically higher than the other groups (p=0.005). Conclusion: We suggest that cervical region assessment should be combined with the TP course and SP interaction in the learning process and that it is beneficial to use the SP interaction in PTR undergraduate education.
Amaç: Çalışmamızın amacı, fizyoterapi ve rehabilitasyon (FTR) lisans eğitiminde servikal bölge değerlendirmesi için simüle hasta (SH) kullanımının öğrenme motivasyonuna ve öğrenci geribildirimlerine olan etkisini araştırmaktı. Yöntem: Çalışmaya, FTR Ölçme ve Değerlendirme dersini alan 46’sı kadın, 60 gönüllü ikinci sınıf öğrencisi dahil edildi. Öğrenciler, teorik-uygulama (TU) dersi alan, SH oturumuna katılan ve hem TU dersi alıp hem de SH oturumuna katılan (TU-SH) olarak randomize edildi. Tüm öğrencilere eğitim aşamalarının öncesinde ve hemen sonrasında, konu içeriğinden oluşan 10 test sorusu içeren bilgi ön-son testi uygulandı. Eğitim sonrasında bir kez Öğretim Materyaline İlişkin Motivasyon Ölçeği (ÖMMÖ) yapıldı. Eğitim aşamalarının öncesinde, hemen sonrasında ve bir hafta sonrasında öğrenci geribildirim (endişe-stres-motivasyonfayda) skorları kaydedildi. Sonuçlar: TU ve TU-SH gruplarının ön-son test sonuçları, SH grubuna göre anlamlı olarak daha yüksekti (p<0,001). SH ve TU-SH gruplarında ders öncesi endişe düzeyleri, TU grubunun ders öncesi endişe düzeyine göre yüksekti (SH p=0,002 ve TU-SH p=0,004). Eğitimler sona erdikten hemen sonra SH grubunun endişe düzeyi, TU grubuna göre halen yüksekti (p=0,002). TU-SH ve TU gruplarının ders sonrası motivasyon düzeyi SH grubuna göre yüksekti (p<0,001). TU-SH grubunun bir hafta sonraki motivasyon düzeyi ise, TU grubuna göre yüksekti (p=0,004). TU-SH grubunun, ÖMMÖ puanları diğer gruplara göre daha yüksekti (p=0,005). Tartışma: Servikal bölge değerlendirmesinin öğrenim sürecinde TU dersi ile SH oturumunun beraber verilmesinin bu eğitimlerin ayrı ayrı verilmesinden daha uygun olacağını ve SH etkileşiminin FTR lisans eğitiminde kullanılmasının yarar getireceğini öngörmekteyiz.
yok
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Rehabilitation |
Journal Section | Araştırma Makaleleri |
Authors | |
Publication Date | December 17, 2020 |
Published in Issue | Year 2020 Volume: 31 Issue: 3 |