Anadolu’da erken Osmanlı devrinde meskun düzene geçmiş Alevi-Bektaşi Türkmen gruplarının yerleşimine bir örnek teşkil eden Karaşar’a ait en eski kayıtlar 15. yüzyıla tarihlenmektedir. Osmanlı döneminde idari açıdan Hudavendigar, Kastamonu ve Ankara eyaletlerinin sınırlarının kesişiminde kalan Karaşar, tarihsel süreçte hep Beypazarı’na bağlı kalmıştır. Klasik bir köy yerleşimine nazaran nüfusu oldukça fazla olan Karaşar, 19. yüzyılda etrafındaki diğer köylerin bağlandığı bir nahiye haline gelmiştir. Cumhuriyet döneminde belde olan Karaşar, uzun yıllar bu vasfını muhafaza etmiş olsa da bugün birkaç mahalleden oluşan bir yerleşimdir.
Bu çalışmada Osmanlı Arşivi’nde tahrir, nüfus ve temettuat defterlerinden elde edilen veriler temelinde bir Alevi-Bektaşi yerleşimi olan Karaşar’ın ekonomik ve sosyal yapısı üzerine değerlendirmelerde bulunulmuştur. Bunun yanında Karaşar tarihinde yer etmiş kaçakçılık ve eşkıyalık meselelerine dikkat çekilmiştir. Arşivlere ve tetkik eserlere dayalı değerlendirmeler Karaşar’da yapılan sözlü tarih verileriyle de desteklenmiştir. Sözlü tarih verileri özellikle somut olmayan kültürel mirasın devamlılığı ve yerel söylencelerin tarihsel verilerle denetlenmesi açısından önem arz etmiştir.
Karaşar is an example of the settlement of Alevi-Bektashi Turkmen groups in Anatolia during the early Ottoman period, and the earliest records of Karaşar date to the 15th century. In the Ottoman period, Karaşar was administratively located at the intersection of the borders of the provinces of Hudavendigar, Kastamonu and Ankara, and historically always remained a part of Beypazarı. Karaşar, which had a considerably higher population compared to a classical village settlement, became a subdistrict to which other villages around it were connected in the 19th century. In the Republican period, Karaşar became a town, and although it maintained this status for many years, today it is a settlement consisting of several neighborhoods.
This study evaluates the economic and social structure of Karaşar, an Alevi-Bektashi settlement, on the basis of data from tahrir, population and temettuat books in the Ottoman Archives. In addition, the smuggling and banditry issues that have taken place in the history of Karaşar have been emphasized. The evaluations based on archives and research works are also supported by oral history data in Karaşar. The oral history data has been especially important in terms of the continuity of intangible cultural heritage and the control of local narratives with historical data.
Primary Language | English |
---|---|
Subjects | Ottoman Society, Local History |
Journal Section | Research Article |
Authors | |
Early Pub Date | December 5, 2024 |
Publication Date | December 15, 2024 |
Submission Date | September 2, 2024 |
Acceptance Date | October 11, 2024 |
Published in Issue | Year 2024 Issue: 112 |
Bu dergide yayımlanan makaleler Creative Commons Attribution 4.0 ile lisanslanmıştır. Bu lisans, açık erişimli bir makalenin ticari olmayan bir şekilde tekrar kullanılmasına, yazar doğru atfedildiği sürece izin verir.