Nasıl bir dünya sistemi içerisinde yaşadığımız hem politik hem de kültürel olarak bizleri etkilemektedir. Sovyetler Birliği’nin dağılması ve Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) kısa süren küresel hegemonyasının ardından, uluslararası politikayla ilgilenen birçok akademisyen, tek kutuplu mu, iki kutuplu mu yoksa çok kutuplu bir dünyada mı yaşadığımızın cevabını vermeye çalışmıştır. Ayrıca araştırmacılar, dünya sisteminin bugün hangi durumda olduğu, neye evrileceği, insanın kaderinin nasıl olacağı ve nasıl bir dünyada yaşa(dığımıza)yacağımıza cevap aramaktadır. Fakat dünya sistemini anlamlandırma çabası büyük oranda 16. yüzyılda ortaya çıkan ve dünyaya yayılan Batı tarihinin içerisinde aranmaktadır. Son zamanlarda ise mevcut dünya sistemini Batı dışı bir dünyada veya tarihte anlamlandırabilir miyiz sorusu etrafında önemli çalışmalar yapılmaktadır. Bu konuda ilklerden biri olan müteveffa Amerikalı tarihçi ve sosyolog Janet Abu-Lughod, mevcut kanıksanmış açıklamalardan farklı bir bakış sunmaktadır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | International Relations (Other) |
Journal Section | Book Review |
Authors | |
Publication Date | June 30, 2021 |
Acceptance Date | April 12, 2021 |
Published in Issue | Year 2021 Volume: 8 Issue: 1 |
The published articles in TJMES are licensed under a
Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License