1990’lı yılların başında bir edebî eleştiri akımı olarak beliren ekoeleştirel yaklaşımda insanın çevreyle ilişkisi temel alınarak edebî metinler üzerinden insanlara bilinç kazandırmak oldukça öne çıkmıştır. Temel olarak çevreci bir bakışa dayanan ekoeleştiri edebiyat metinlerinde insan ve doğa ilişkisini inceler. Bozulan ekolojik düzenin sosyokültürel etkilerini incelerken doğadaki canlı ve cansız tüm varlıkların edebiyat metinlerinde ele alınması ekolojik bir okumayla ortaya çıkarılır. Bu yaklaşımın en iyi yansıtılabildiği disiplinlerden birisi de edebiyattır. Edebiyat eserlerinde çevre hassasiyeti güderek çevreci bir yaklaşımla bakış sağlamak ekoeleştirinin temelini oluşturmaktadır. Metinlerde çevreci eleştiriyle ele alınan konular okurda ekolojik farkındalığın oluşmasına katkı sağlar. Günümüze gelene kadar yaşadığımız süreçte çevreye, doğaya gereken önemin yeterli ölçüde verilmemesine karşılık edebiyat ile doğa arasında bir ilişki kurulmaya çalışılarak bu eksikliğin giderilmesi amaçlanır. Bu açıdan ekoeleştiri çevre krizine yönelik tespitleri içeren, doğayı koruma bilinci aşılayan eserlerin bireyler üzerindeki etkisinden faydalanır. Bu çalışmada da edebî metin-çevre ilişkisi bağlamında öne çıkan Erol Toy’un Doruktaki Öfke romanı ekoeleştirel bir yaklaşımla değerlendirilmiştir. İlk baskısı 1977 yılında yapılan eserde bir orman köyünde yaşayan halkın yaşam alanları ve geçim kaynakları olan Çampınarı ormanı üzerinden çevre ve insan arasındaki ilişkilerin ekoeleştirel bir çözümlemesi yapılmıştır. Romanda çevre duyarlılığı, insanlarda ekolojik bilinç oluşturma süreci ve yıkımı, insan ilişkileri sonucu doğaya yansıyan olumsuz tutumlar tahlil ve tasnif yöntemleriyle çalışma içerisinde ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Türk Dili ve Edebiyatı (Diğer) |
Bölüm | Makaleler |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Nisan 2025 |
Gönderilme Tarihi | 24 Şubat 2025 |
Kabul Tarihi | 19 Nisan 2025 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2025 Cilt: 8 Sayı: 2 |