Digital epistemology has emerged from the digitization of information, revealing a digital perspective on the universe and the digital-analog distinction. This study offers a theoretical investigation of the digital objects and epistemological processes generated by digitization through transformations in the conceptual schemes of traditional epistemology. Accordingly, it analyzes the computational processes induced by digitization in terms of data and information, and offers a depiction of digital epistemology that is distinct from classical epistemologies and grounded in digital media. Digital objects can be evaleuated on four ontological bases: the fundamental level, constitutive digital objects, generative digital objects, and digital objects as products. The fundamental level refers to digital entities that have not yet attained objectification, while constitutive digital objects consist of unprocessed raw data. Productive digital objects, namely algorithms and computer programs, process this raw data and formalize it into information. This information amounts to digital objects as products. Therefore, the ultimate purpose of digital epistemology is the production of this information. From this perspective, digital objects can be regarded as an expansion of human epistemic abilities. Information storage and processing speed have led to big data. Unlimited data storage in big data repositories has complicated meaningful organization of data and access to epistemic knowledge, creating an information-based life.
Dijital epistemoloji, enformasyonun dijitalleşmesi neticesinde ortaya çıkmıştır. Dijitalleşmenin ardından evrene dair dijital bir perspektif geliştirilmiş ve bu durum, dijital-analog ayrımını gündeme getirmiştir. Bu çalışmada, dijitalleşmenin ortaya çıkardığı dijital nesneler ve epistemolojik süreçleri, geleneksel epistemolojinin kavramsal şemalarının dönüşümü üzerinden kuramsal olarak tahkik edilmiştir. Bu bağlamda çalışmanın amacı, dijitalleşmenin doğurduğu bilgi işlem süreçlerini veri ve enformasyon kavramları çerçevesinde çözümleyerek geleneksel epistemolojilerden farklı olarak dijital epistemolojinin, dijital medya temelinde bir analizini yapmaktır. Bu doğrultuda dijital nesneler, dört ontolojik katmanda ele alınmaktadır: temel düzey, kurucu dijital nesneler, üretici dijital nesneler ve ürün olarak dijital nesneler. Temel düzey, henüz nesneleşmemiş dijital şeylere işaret ederken; kurucu dijital nesneler, işlenmemiş ham verilerdir. Üretici dijital nesneler, yani algoritmalar ve bilgisayar programları, bu ham verileri biçimlendirerek enformasyona dönüştürür. Ürün olarak dijital nesneler ise bu enformasyonları ifade eder. Dolayısıyla dijital epistemolojinin nihai hedefi, bu enformasyonların üretilmesidir. Bu çerçevede dijital nesnelere, insanın epistemik yetilerinin genişletilmesi bağlamında bakılabilir. Bilginin depolanması ve bilgi işlem hızındaki artış, büyük veri kavramını ortaya çıkarmıştır. Büyük veri havuzunda sınırsız sayıda enformasyonun depolanması, bu enformasyonlar arasında bağlantılar kurulmasını ve organize edilmelerini zorlaştırmıştır. Bu durum, epistemik bilgiye erişimde çeşitli sorunlar doğurarak enformasyon temelli bir yaşam modeline yol açmıştır.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Communication Theories, Internet |
Journal Section | Theoretical Article |
Authors | |
Publication Date | June 23, 2025 |
Submission Date | November 30, 2024 |
Acceptance Date | April 22, 2025 |
Published in Issue | Year 2025 Issue: 47 |
All articles published in the Turkish Review of Communication Studies are licensed under the Creative Commons Attribution-NonCommercial 4.0 International License.