The place names used by poets in Ottoman poetry are sometimes of a standard and general character, while sometimes they are historical, social and local. In the poetry of almost all the classical poets, common, imaginary and (or) mythical geographies such as Khoten, China, Bedakhshan, Egypt, India and Mount Kaf are used as decorative elements. The geography where the poets are born, grow up, live,serve, or spend some time for various reasons is local. The centre of this local geography is mostly Istanbul. Istanbul offers the richest and most outstanding examples of "literature based on place names" with many poems titled city eulogies, şehrengiz, sâhil-nâme, mesâir-nâme, miyâhiyye, dergâh-nâme or hânkâh-nâme, sûkiyye or mahalle-nâme. One of these poems was written by Edirneli Kami (d. 1724). The poem, titled "Sûkiyye-i Nâ-tamâm" in the published Divan, is also included in the journal of poems numbered 3004 in the Istanbul University Library Turkish Manuscripts and a journal of poems in our own library. It is remarkable that the poem is also called mahalle-nâme or bilâdiye in related journals and also semtiyye and lügaz in other studies. Two poets having the pseudonyms as Lebîb and Âsım wrote addendum to the poem, which mentioned the neighbourhoods of Istanbul. The study aims to determine the genre of the poem which is titled with three different genres in the existing copies and the addenda written to the poem. In the study, Kāmī's poem and its addenda have been evaluated in terms of structure, content, genre, language and expression; both the transcriptions and the original texts of the poems have been presented to the researchers. As a result of the study, it has been determined by analizing the place names that Kâmî's poem about the neighbourhoods of Istanbul and its addendas were written in the genre of "mahalle-nâme"and that they are continuation of the "bilâdiye" tradition in terms of language and expression.
Place names Istanbul the neighbourhoods of Istanbul mahalle-nâme bilâdiye sûkiyye Kâmî Âsım Lebîb
Osmanlı şiirinde şairlerin kullandıkları yer adları bazen standart ve umumî bir mahiyet arz ederken bazen tarihî, sosyal ve mahallîdir. Hemen her klasik şairin şiirinde Hoten, Çin, Bedahşan, Mısır, Hindistan ve Kaf Dağı gibi müşterek, hayali ve(ya) efsanevi coğrafyanın dekoratif bir öge olarak kullanıldığı görülür. Şairlerin doğup büyüdükleri, yaşadıkları, görev yaptıkları, çeşitli sebeplerle bir süre bulundukları coğrafya ise mahallîdir. Bu mahallî coğrafyanın merkezini çoğunlukla İstanbul oluşturur. İstanbul, şehir methiyesi, şehrengiz, sâhil-nâme, mesâir-nâme, miyâhiyye, dergâh-nâme veya hânkâh-nâme, sûkiyye veya mahalle-nâme başlıklı birçok şiirle “yer adına dayalı edebiyat”ın en zengin ve seçkin örneklerini sunar. Bu şiirlerden birini de Edirneli Kâmî (öl. 1724) söylemiştir. Yayımlanmış Divan’da “Sûkiyye-i Nâ-tamâm” başlığıyla bulunan şiir, divan nüshalarının yanı sıra İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi Türkçe Yazmalar 3004 numaralı şiir mecmuası ile şahsi kütüphanemizdeki bir şiir mecmuasında da yer almaktadır. Sözkonusu şiirin, ilgili mecmualarda mahalle-nâme yahut bilâdiye; bazı çalışmalarda semtiyye ve lügaz olarak da isimlendirildiği dikkati çeker. İstanbul mahallelerinden söz edilen bu şiire Lebîb ve Âsım mahlaslı iki şair zeyil yazmıştır. Bu çalışma, mevcut nüshalarda üç farklı türle başlıklandırılan şiirin türünü ve bu şiire yazılan zeyilleri tespit etmeyi amaçlar. Çalışmada Kâmî’nin şiiri ve ona yazılan zeyiller; dış yapı, muhteva, tür, dil ve anlatım bakımından değerlendirilmiş; şiirlerin hem çeviri yazılı hem de orijinal metni araştırmacıların dikkatine sunulmuştur. Çalışmanın sonucunda yer adlarının tetkikiyle Kâmî’nin İstanbul mahallelerini muhtevî şiiri ve ona yazılan zeyillerin “mahalle-nâme” türünde yazıldığı; dil ve anlatım açısından “bilâdiye” geleneğinin bir devamı olduğu tespit edilmiştir.
yer adları İstanbul İstanbul'un mahallleri mahalle-nâme bilâdiye sûkiyye Kâmî Âsım Lebîb
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Osmanlı Sahası Klasik Türk Edebiyatı |
Bölüm | Araştırma Makaleleri |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 27 Aralık 2024 |
Gönderilme Tarihi | 11 Ağustos 2024 |
Kabul Tarihi | 26 Eylül 2024 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2024 Cilt: 2024 Sayı: 48 |