Among the western scholars, Franz Taeschner, the German orientalist, is one of the famous authors who had studied on Islamic World, especially on Turkey, from the first half of the 20th century. There are valuable researches among the Taeschner's studies which are about the Anatolian geography and road system of this region. Among these studies Muhtelif Devirlerde Anadolu'nun Yolları ve Cihan Münakalatına Nazaran Vaziyeti plays an important role. This study describes the status and development of the road network in the historical process. The status and past changes of the Anatolian roads during the Roman, Byzantium, Seljuk and Ottoman periods are also included in this study. After the settlement of Turks in Anatolia there have been some changes in the way systems in this region. The Seljuks built roads which are continuously accessible and safe by establishing caravanserais on them and taking security precautions. The Ottomans used the roads they inherited to a large extent. In this period, the construction and repair of roads were generally done because of military reasons during war times. However, the 19th century onwards, new roads were built and broken into a new era in the construction of the roads after the Tanzimat period.
Batılı bilim adamları arasında, XX. yüzyılın ilk yarısından itibaren İslam dünyası ve özellikle Türkiye üzerine çalışmış önemli yazarlardan birisi de ünlü Alman oryantalisti Franz Taeschner'dir. Taeschner'in çalışmaları arasında Anadolu coğrafyası ve bu bölgenin karayolu sistemi üzerine yapılmış değerli araştırmalar bulunmaktadır. Bunların içerisinde Muhtelif Devirlerde Anadolu'nun Yolları ve Cihan Münakalatına Nazaran Vaziyeti adlı çalışması önemli bir yer tutmaktadır. Bu çalışmada, tarihi süreç içerisinde Anadolu'daki yol ağlarının durumu ve gelişimi açıklanmaktadır. Anadolu yollarının Romalılar, Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar dönemlerindeki durumları ve geçirdikleri değişimlere yer verilmiştir. Türklerin Anadolu'ya yerleşmelerinin ardından bölgedeki yol sistemlerinde bazı değişiklikler yaşanmıştır. Selçuklular, yollar üzerinde kurdukları kervansaraylar ve aldıkları güvenlik tedbirleri ile sürekli ulaşıma açık güvenilir yollar oluşturdular. Osmanlılar ise büyük oranda kendilerine miras kalan yolları kullanmışlardı. Bu dönemde yollar daha çok sefer zamanlarında askerî sebeplerle inşa ve tamir edilmişti. Ancak XIX. yüzyıldan itibaren yeni yollar inşa edilmeye başlanmış ve Tanzimat'ın ardından karayolu yapımı konusunda yeni bir döneme girilmişti.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 1, 2013 |
Published in Issue | Year 2014 Volume: 2014 Issue: XVII |