Ön-Rönesans
dönemi, Rönesansa giden yolda doğal gerçekliğin akla uygun betimlenmesi
açısından sancılı bir süreçtir. Doğanın perspektif aracılığıyla iki boyutlu
düzleme aktarılmasında yaşanan sıkıntılar, oylumlamada iki boyutluluk hissinin
tam olarak aşılamaması ve hala Ortaçağ sanatının sembolik dilinin varlığını
sürdürüyor olması buna neden olan etmenlerdir. Ama bu ikircikli sonuçlar bu
dönem resimlerinin karakteristik özellikleridir ve güçlerini, samimiyetlerini,
referans olma özelliklerini de bu niteliklerinden alırlar. Rönesans’ın olgun
dönemindeki kazanımlar zamanla akademilerde tartışmasız bir öğreti haline
gelir. Teknik yetkinlikle yapılan mekanik tekrarlar sanatın yüzeyselleşmesine, samimiyetinin ve
yaşamsallığının kaybolmasına neden olur. Akademik sanata gösterilen tepkiler
sonucunda ön-Rönesans resimleri ilgi görmeye başlar ve bu ilgi ilk ortaya
çıktığından çağımıza kadar temsile ve figürasyona yönelen her sanat hareketinde
varlığını ortaya koyar.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Journal Section | Araştırma Makaleler |
Authors | |
Publication Date | July 23, 2018 |
Submission Date | April 28, 2018 |
Acceptance Date | June 11, 2018 |
Published in Issue | Year 2018 Issue: 20 |
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.