Toplumların karşılıklı etkileşimiyle bütün kültürlerin maddi ve
manevi unsurlarının dünyada yayılması ve yaygınlaşması olarak
anlaşılabilecek küreselleşmeyle beraber bilim, ulaşım ve iletişim alanında
ortaya çıkan gelişmeler, insan hayatında geri dönülemez kolaylıklar sağlamış
ve insanın yaşam standardını olabildiğince yükseltmiştir. Bu yaygınlaşmanın
karşılıklı olması ve bir kültür mübadelesi olması koşuluyla, bütün kültürlerin
dolaşımı elbette her toplumun diğerini tanıması ve birbirlerinden
yararlanmaları bakımından avantajdır. Kültürlerin karşılıklı etkileşimi olarak
anlaşılabilecek kültürleşme bu ilişkiden doğar. Günümüz küreselleşmesinde
bu, tek yönlü olmaktadır. Ekonomik, politik, sosyal ve kültürel gibi birçok
boyutu olan; kaçınılmaz, karşı konulamaz gibi görünen küreselleşmenin en
büyük etkisi kültürel alanda olmaktadır. Bir kültür diğerini etkilerken, hiçbir
etki almadığı gibi, söz konusu etki yıkıcı da olabilmektedir. Küreselleşmenin
merkez kültürleri, çevre kültürler üzerinde derin izler bırakmakta, yerel
kültürlerin zayıflamasına ya da yok olmakla yüz yüze kalmasına neden
olabilmektedir. Oysa toplumlar gelişmiş standartlardan yararlanırken kendi
kültürlerini de koruyabilmeli ya da tek yönlü etki yerine karşılıklı bir etkileşim
söz konusu olmalıdır. Bu çalışmada küreselleşmenin tek yönlü
kültürleşmedeki etkisi üzerinde durulmaktadır.
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Bölüm | Tam Sayı |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 28 Haziran 2018 |
Gönderilme Tarihi | 11 Mayıs 2018 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2018 Sayı: 40 |
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY NC) ile lisanslanmıştır.