@article{article_1275720, title={Tıp Fakültesi Öğrencilerinde Santral Sensitizasyonun Değerlendirilmesi: Kesitsel Bir Çalışma}, journal={Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi}, volume={37}, pages={141–151}, year={2023}, DOI={10.18614/deutip.1275720}, author={Erdinç Gündüz, Nihan and Bayazit, Yıldırım Hakan and Bozarslan, Rojin and Baskal, Orhun Serhat and Borikır, Ahmet and Bayram, İbrahim Emir and Başdemir, Mustafa Samet and Beyaztaş, Ercan and Ellidokuz, Hülya and Akalın, Elif}, keywords={Santral Sensitizasyon, Santral Sensitizasyon Envanteri, Tıp Fakültesi Öğrencileri}, abstract={ÖZ Amaç: Bu çalışmanın amacı, tıp öğrencilerinde santral sensitizasyon ve ilişkili faktörleri değerlendirmektir. Gereç ve yöntemler: Bu kesitsel çalışma, 18-25 yaşları arasındaki tüm sınıflardan tıp öğrencilerini içermektedir. Santral sensitizasyon, Santral Sensitizasyon Envanteri’ne göre, Bölüm A’dan 40 veya daha yüksek puan alınmasına göre belirlendi. İlişkili faktörler olarak öğrencilere yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, eğitim durumu, tanı almış kronik hastalık varlığı, düzenli ilaç kullanımı ve birinci derece akrabalarda herhangi bir santral sensitizasyon sendromu varlığı sorgulandı. Bulgular: Ortanca yaşı 21 (aralık: 18–25) olan 332 öğrenci dahil edildi. Santral sensitizasyon prevalansı %25.9 olarak saptandı ve kadın katılımcılarda erkeklerden önemli ölçüde daha yaygındı (P=0.008). Santral Sensitizasyon Envanteri Bölüm B bulguları, en sık görülen santral sensitizasyonu sendromunun %9,0 oranıyla depresyon olduğunu ortaya koydu. Santral sensitizasyonu olan ve olmayanlar arasında yaş ve vücut kitle indeksi açısından anlamlı fark yoktu (P>0,05). Santral sensitizasyon, sürekli ilaç kullanan öğrencilerde kullanmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksekti (P=0.021) ve ailesinde kronik yorgunluk sendromu, migren ve huzursuz bacak sendromu öyküsü olan öğrencilerde olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksekti (sırasıyla 0.001, P <0.001 ve P <0.001). Son olarak, santral sensitizasyon sendromu, aile öyküsü olanlarda istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yaygındı. Sonuç: Santral sensitizasyon prevalansının tıp öğrencilerinde yüksek olduğu ve cinsiyet, aile öyküsü ve sürekli ilaç kullanımı ile ilişkili olduğu saptanmıştır.}, number={2}, publisher={Dokuz Eylül Üniversitesi}, organization={yok}