@article{article_1402959, title={Türk Ceza Hukuku ve Türk Medeni Hukukunun Tarihsel Gelişimi Işığında Çocuk Düşürme Suçunun Mağduru Sorunsalı}, journal={Periodicum Iuris}, volume={2}, pages={77–99}, year={2024}, author={Sarıkaya, Samet}, keywords={Çocuk düşürme suçu, Mağdur, Ceza hukuku, Hukuk tarihi, Kişiler hukuku.}, abstract={Çalışmamızda mağdurluk sıfatı, çocuk düşürme suçunda mağdurluk sıfatı, yaşanan çatışmalar ve bu çatışmanın tarihsel arka planı incelenmiştir. Ceza kanunları incelendiğinde mağduru olmayan bir suçun bulunmadığı gözlemlenecektir. Birçok ülkenin ceza kanununda ise çocuk düşürme suçuna yer verildiği gözlemlenmektedir. Çocuk düşürme suçunda mağdurluk sıfatı ise tartışmalı bir konudur. Doğmamış çocuğun kişi olarak kabul edilip edilmeyeceği tartışmanın odak noktasıdır. Ulusal hukuk sistemimize göre burada ceza hukuku ve kişiler hukuku çelişmektedir. Türk Ceza Kanunu bu suça kişilere karşı suçlar arasında yer verirken; Türk Medeni Kanunu ise doğmamış çocuğu kişi olarak kabul etmemektedir. Burada yer alan çatışmanın sebebi ise iktibas edilen kanunlardaki bu düzenlemelerin aslında farklı hukuk sistemlerine ait olmasıdır. Türk Ceza Kanunu’ndaki düzenleme Kanon hukuku kökenliyken Türk Medeni Hukuku’ndaki düzenleme Roma hukuku temellidir. Roma hukukunda kişilik günümüzde olduğu gibi tam ve sağ doğumla başlamaktadır. Çocuk düşürme de bu hukuk sisteminde uzunca bir süre cezalandırılmamıştır. Kanon hukukunda ise kişilik ana rahmine düşülmeyle başlamaktadır. Çocuk düşürme eylemleri ise sert bir şekilde cezalandırılmıştır. Avrupa ceza kanunları ve medeni kanunları da bu anlayışlarla gelişmiştir. İktibas edilen kanunlar ve dolayısıyla Türk kanunlarında da bu anlayışlar mevcuttur. Bu durum ise günümüz hukukunda kanunlar arasında bir çatışmaya yol açmaktadır.}, number={1}, publisher={Eskişehir Osmangazi Üniversitesi}