@article{article_1548925, title={Akdeniz Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Tarafından 2011-2020 Yılları Arasında Yüzünde Sabit İz ve/veya Duyularından veya Organlarından Birinin İşlevinin Sürekli Zayıflaması ya da Yitirilmesi Açısından Rapor Düzenlenen Vakaların Değerlendirilmesi}, journal={Akdeniz Tıp Dergisi}, volume={11}, pages={428–436}, year={2025}, DOI={10.53394/akd.1548925}, author={Kılınç, Okan and Karagöz, Yaşar}, keywords={Yüzünde sabit iz, Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi, Türk Ceza Kanunu 86, 87 ve 89. maddeleri}, abstract={Amaç Çalışmamızda, yüzünde sabit iz ve/veya duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi açısından değerlendirilerek rapor düzenlenen adli nitelikteki vakaların özellikleri sunulmuş ve literatür ile karşılaştırılmış olup çalışmamızın gelecekte konuyla ilgili yapılacak çalışmalara yardımcı olması hedeflenmiştir. Yöntem Çalışmamızda, toplamda 4056 vaka yaş, cinsiyet, yıl, olay şekli, yüzünde sabit iz ve/veya duyu veya organ işlevinin sürekli zayıflaması ya da yitirilmesi varlığı ve buna neden olan tıbbi durumların değerlendirilmesi yönleriyle değerlendirilmiştir. Bulgular Çalışmamızda, vakaların 3100 (%76,4)’ünün erkek, 956 (%23,6)’sının kadın olduğu saptanmıştır. Olay türüne göre yapılan değerlendirmede, ilk üç sırada 1058 (%26,1) vakayla darp, 972 (%24,0) vakayla araç dışı trafik kazaları, 702 (%17,3) vakayla araç içi trafik kazaları yer almıştır. Yüzünde yaralanması bulunan (n=1572) vakaların 235’inde (%14,9), yaralanmasının yüzünde sabit ize neden olduğu anlaşılmıştır. Yaralanmanın duyu veya organ işlevi açısından değerlendirildiği 3897 vakanın 220 (%5,6)’sinde yaralanmanın işlevin sürekli zayıflamasına, 306 (%7,9)’sında işlevin yitirilmesine neden olduğu şeklinde rapor düzenlendiği bulunmuştur. Sonuç Adli tıbbi uygulamalarında, yüzünde sabit iz niteliğinde değerlendirilme sıklıkla yüz bölgesindeki yaralanmalardan en az 6 (altı) aylık süre sonrasında yapılmaktadır. Duyu veya organ işlev kaybı açısından yapılan değerlendirme için geçmesi gereken iyileşme süreleri ise yaralanma tarihinden itibaren en az 9/12/18 aylık sürelerdir. Ancak istisnai durumlarda bu süreler beklenilmeden karar verilebilmektedir. İlgili hususlarda kararın verilirken, yeterli tecrübeye sahip hekimin hastayı değerlendirmesinin, ihtiyaç halinde diğer uzmanlık alanlarından görüş istenmesinin, iyileşme sürecinin tamamlanmasının beklenilmesinin, fotoğraflanma yapılmasının, bulguların kayıt altına alınmasının ve mümkün olduğunca objektif kriterlerin oluşturulmasının faydalı olacağı düşüncesindeyiz.}, number={3}, publisher={Akdeniz Üniversitesi}, organization={yok}