@article{article_1572969, title={FASLI YAZAR MUHAMMED ŞUKRÎ’NİN EL-HUBZU’L-HÂFÎ ADLI ROMANININ KARAKTERLER BAĞLAMINDA ANALİZİ}, journal={Şarkiyat}, volume={17}, pages={183–203}, year={2025}, DOI={10.26791/sarkiat.1572969}, author={Çetin, Sevda}, keywords={Fas Edebiyatı, Modern Fas Edebiyatı, Modern Fas Romanı, Muhammed Şukrî, el-Hubzu’l-Hâfî.}, abstract={Kuzey Afrika ülkelerinden biri olan Fas, tarih boyunca siyasi ve sosyal açıdan pek çok olaya sahne olmuştur. Fas toprakları, uzun bir süre Fransa ve İspanya’nın sömürgesi altına girmiştir. Tarih ve edebiyat arasındaki sıkı ilişki göz önünde bulundurulduğunda, Fas’ta meydana gelen siyasi, sosyal ve ekonomik gelişmelerin, Fas edebiyatı üzerinde belirgin etkiler bıraktığı söylenebilir. Çok sayıda Faslı edebiyatçı, gerçek olaylar üzerinden kurgusal eserler kaleme alarak, yaşadığı toplumun geçmişini sonraki nesillere aktarmayı hedef edinmiştir. Fas’ın ve Fas toplumunun gerçeklerini ustalıkla gözler önüne seren yazarlardan biri de Muhammed Şukrî (1935-2003)’dir. Muhammed Şukrî’nin 1973 yılında İngilizce, 1982 yılında Arapça olarak yayımlanan el-Hubzu’l-Hâfî romanı, yazarın hayatını ve Fas toplumunun yaşam tarzını konu edinmesi bakımından realist özellikler göstermektedir. Çünkü romanda yazarın bizzat çocukluk döneminde yaşadıkları anlatılmaktadır. Bu açıdan bakıldığında eserin, gerek o dönem Fas halkının gerçeklerini gerekse Muhammed Şukrî’nin hayatını anlatan otobiyografik nitelikte bir roman olduğunu söylemek mümkündür. Yazarın el-Hubzu’l-Hâfî isimli romanı, özellikle ahlaksız bir yaşam tarzı gibi toplumun geleneksel değerlerine zarar veren konular içermesi nedeniyle sansüre uğramıştır. Roman, baba-oğul çatışmasının yanı sıra pek çok toplumsal problemleri de barındırmaktadır. Baskın bir karakter olan baba, çocuklarına uyguladığı şiddet nedeniyle Abdulkadir isimli oğlunun ölümüne sebep olmuştur. Dolayısıyla bu roman, yazarın babasına duyduğu öfkenin ve çatışmanın bir belgesi gibidir. Sadece ekmek anlamına gelen el-Hubzu’l-Hâfî ifadesi, romanda temel ihtiyacın dışında Muhammed isimli kahramanın manevi ve duygusal tatminsizliklerine karşılık kullanılan bir ifadedir. Bu bağlamda roman, maddi ihtiyaçların ötesinde, bireysel tatminsizlikleri ele alarak modern yaşamın oluşturduğu boşluk, madde kullanımı, gayr-ı ahlakî bir hayat sürme gibi konularla ruhsal tatmin arayışına girme çabasına değinir. el-Hubzu’l-Hâfî romanında yazar, ekmek betimlemesi yaparak maddi hayatın ötesinde olan içsel dünyasında yaşadığı manevi boşluğu doldurma arayışına giren Muhammed’I, yani bizzat kendisini anlatır. Romanda, Muhammed karakterinin duygusal ve manevi anlamda yaşadığı boşluğun getirdiği kötü ilişkiler ve ruhsal tatminsizlikler dikkat çeker. Yazar el-Hubzu’l-Hâfî’de kişinin sadece maddi ihtiyaçlarını değil, duygusal anlamda da doyum arayışında olduğunu ifade etmiştir. Bu çalışmada, Muhammed Şukrî’nin el-Hubzu’l-Hâfî adlı romanında öne çıkan karakterler ele alınacak, bu karakterlerin eserde nasıl tasvir edildiği incelenecek ve bu temadan hareketle yazar daha yakından tanınmaya çalışılacaktır. Çalışmanın devamında, Muhammed Şukrî’nin hayatı, edebi kişiliği ve eserleri hakkında kısaca bilgi verilecek; ardından el-Hubzu’l-Hâfî eserindeki ana kahramanlar, cinsiyet rolleri açısından bulundukları sosyo-kültürel ortam ile ve yazarın gerçek hayattaki ailesiyle ilişkilendirilerek analiz edilecektir.}, number={1}, publisher={Şarkiyat Araştırmaları Derneği}, organization={yok}