@article{article_1609150, title={Kaygulu Halil Efendi’nin Hâdi’l-uşşâk Adlı Eserinde Muhammediye Etkisi}, journal={Rize İlahiyat Dergisi}, pages={295–312}, year={2025}, DOI={10.32950/rid.1609150}, author={Beğenmez, Nuh Mustafa and Tavukçuoğlu, Orhan Kemal}, keywords={Eski Türk Edebiyatı, tasavvuf, mesnevi, Muhammediye, Kaygulu Halil, Hâdi’l-uşşâk}, abstract={Hâdi’l-uşşâk, 1758-1820 yılları arasında Bursa’da yaşamış, tarikat şeyhi Kaygulu Halil Efendi’nin dinî içerikli manzum eseridir. Şair, kökleri Türkistan’dan Hoca Ahmet Yesevi’ye dayanan Yunus Emre, Hacı Bayram-ı Veli, Eşrefoğlu Rûmî, Niyâzî-i Mısrî ekolünün devamı niteliğinde eserler vermiştir. Kurucusu olduğu Kaygulu Dergâhı, tekke ve dergâhların kapatıldığı 1925 yılına kadar insanlar için bir maneviyat merkezi olarak hizmet görmüştür. Kaygulu Halil Efendi’nin altı manzum bir mensur eseri vardır. Bunlardan Hâdi’l-uşşâk yazıldığı dönemde ve sonrasında çok takdir edilmiş, dönemin padişahı II. Mahmut ve şeyhülislam, şairi tebrik için birer mektup göndermişlerdir. Eser edebiyatımızda hece ölçüsüyle yazılmış ender mesnevi örneklerindendir. Hâdi’l-uşşâk’ta 169 başlık altında tevhid, salavat, namaz, oruç, hac, kurban, bir Müslüman’ın bilmesi gerekenler, vücut temizliği, Recep, Şaban ve Ramazan aylarında yapılması gereken ibadetler, şeytanın tuzakları, cennetlik ve cehennemliklerin halleri, İhlas, Tebbet gibi bazı surelerin tefsirleri, Muhammed Aleyhisselam ve bazı yakınlarının vefatı gibi konularda bilgiler verilir. Şair süslü sanatlı üslup yerine halkın anlayacağı sade bir dil kullanmıştır. Kaygulu Halil Efendi’nin gayesi sanat yapmaktan çok İslamiyet’in temel bilgilerini insanlara aktarmaktır. Hâdi’l-uşşâk yazıldığı dönemde şeyhülislam ve ulemasınca "İkinci Muhmmediye" olarak nitelendirilmiş, 1856 yılında yapılan taş baskısında da "İkinci Muhammediye" başlığı ile yayımlanmıştır. Muhammediye Yazıcıoğlu Mehmed tarafından 1449’da yazılmış, Balkanlar’dan Kırım’a, İstanbul’dan Mısır’a kadar bütün Osmanlı coğrafyasında toplumun tüm kesimlerince sevilmiş bir eserdir. Yüzyıllar boyunca camilerde, mescitlerde, tekke ve dergâhlarda, evlerde başucu kitabı olmuş; kutsal gecelerde, Ramazanlarda, düğünlerde mevlit gibi okunmuştur. Öyle ki Muhammediye okuyuculuğu bir meslek olarak ortaya çıkmıştır. Eser Osmanlı halkının edebiyat ve din kültürünün önemli bir parçası olmuştur. Böylesine önemli bir eserin ardından ona nazire ve şerh şeklinde ya da onunla benzer yapıda, bazıları aynı adda, pek çok eser ortaya konmuştur. Burada şunu da belirtmek gerekir ki bu eserlerin hiçbiri Muhammediye’nin şöhretine ulaşamamış, hepsi onun gölgesinde kalmıştır. Muhammediye etkisinde oluşturulan eserlerden biri de ondan 367 yıl sonra Kaygulu Halil Efendi tarafından yazılan Hâdi’l-uşşâk’tır. Bu araştırmada Hâdi’l-uşşâk’taki Muhammediye etkilerinin ortaya konması ve Muhammediye tipinde yazılmış eserler listesine yeni bir katkı sağlanması amaçlanmıştır. Muhammediye ve Hâdi’l-uşşâk arasında nazım biçimi, uyak düzeni, ölçü gibi şekil bakımından benzerlikler vardır. İçerik bakımından benzerliklerde ise iki eserde 11 ortak konu başlığının bulunması yanında pek çok benzer anlatım mevcuttur. Fahreddin Râzî’nin Tefsîr- i Kebîr’i, Ebu’l-Leys Semerkandî’nin Tefsîru’l-Kur’ân’ı, Gazzâlî’nin İhyâu Ulûmiddîn’i her iki eserde zikredilen ortak kaynaklardır. Konu olarak iki eser arasında benzerlikler yanında farklılıklar da vardır. Muhammediye bir siyer özelliği gösterirken Hâdi’l-uşşâk’ta siyer bilgilerinin yanında ilmihâl konuları da yer alır. İman ve ibadetle ilgili temel bilgiler okuyuculara aktarılır. Müellif, Hâdi’l-uşşâk’ta hadis ve tefsir başta olmak üzere dinî literatürün temel kaynaklarından ve tasavvuf ulularından isim vererek alıntılar yapmıştır. Yazıcıoğlu ve Muhammediye’den isim zikrederek bahsetmese de Kaygulu Halil Efendi’nin, üzerine çok sayıda nazire ve şerh yazılan, kendisinden sonra adeta bir tür yaratan Muhammediye’den nazım biçimi, uyak tercihleri, muhteva, dil ve anlatım, kelime kadrosu gibi yönlerden etkilendiği açıktır. Buradan hareketle bu çalışmanın amacı, Muhammediye’nin edebiyatımızdaki tesir alanını inceleyip ona yazılan nazireleri ele almak, Muhammediye etkisinin Hâdi’l-uşşâk’ta ne şekilde yer aldığını tespit etmektir. Bu çalışma neticesinde, eserin günümüze dek bilinen fakat üzerinde ilmî herhangi bir inceleme yapılmamış yönü aydınlığa kavuşacaktır.}, number={28}, publisher={Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi}