@article{article_1611270, title={Bir Uzlaşı Alanı Olarak Ahlâk ve Tıp: Ebû Zeyd el-Belhî’nin Önerisi}, journal={Kocatepe İslami İlimler Dergisi}, volume={8}, pages={96–111}, year={2025}, DOI={10.52637/kiid.1611270}, author={Erdoğan, Ömer Faruk}, keywords={İslam Felsefesi, Ahlâk, Nefs, Ruhsal Tıp, Belhî, Mesâlih}, abstract={Tıpla yakından ilgilenen İslâm filozofları, bedenî tıbbın verileri ile insan ruhunun gelişimini yakından ilgilendiren ahlâk ve erdemlerin inşasını beraber ele almışlardır. Bu bakımdan İslâm felsefesinde “nefiste yerleşik olan yatkınlık” şeklinde tanımlanan ahlâk, Galen’in İslâm düşüncesine etkisiyle “ruhânî bir tababet” olarak da kabul görmüştür. Bu noktada hem ahlâk filozofu hem de teorik tıpçı ve psikolog kimliği ile Ebû Zeyd el-Belhî, ruh hastalıkları ile ahlâkî yönelimleri beraber değerlendirmiş; bedenî ve ruhî hastalıklara bir konumlandırma yapmak suretiyle bunlar arasındaki etkileşimi ortaya koymuştur. Bu çalışma, ruhsal tıp ve psikoterapinin İslâm düşüncesindeki öncü ismi Belhî’nin Mesâlihu’l-ebdân ve’l-enfüs adlı eseri çerçevesinde ahlâk ile tıp arasında kurmak istediği ilişkiyi araştırmanın problemi olarak belirlemekte ve bunu tartışmaya açmaktadır. Belhî’nin, dinî hakikatin ancak felsefî araştırmalarla gerçek anlamda anlaşılabileceğini ve bunun da ruh-beden dengesi ile yapılabileceğini ileri sürmesi, ahlâk-tıp arasında kurmak istediği ilişkinin din-felsefe uzlaşısı çatısı altında gerçekleşeceğini gösterir. Belhî, burada ahlâkı Galenci ahlât teorisi ile birleştirmiş, ruhun güçlerinin itidal üzere olmasını ruh sağlığının bir şartı olarak görmüştür. Belhî’nin Mesâlih’i, ruhsal tıp ile bedensel tıbbın verilerini beraber ele alan ve her ikisine çözüm önerileri sunan İslâm ahlâk literatürünün ilk eseridir. Bu yönüyle çalışma, bu alandaki literatürü yeniden gözden geçirmekte ve özellikle Mesâlih üzerine yapılan bilimsel nitelikteki çalışmaları ahlâk-tıp uzlaşısı ekseninde değerlendirmeye tabi tutmaktadır.}, number={1}, publisher={Afyon Kocatepe Üniversitesi}