@article{article_1617760, title={Antakya Ulu ve İhsaniye Camii Hazirelerindeki Mezar Taşları}, journal={İSTEM}, pages={203–238}, year={2025}, DOI={10.31591/istem.1617760}, author={Gökler, Burak Muhammet}, keywords={Sanat Tarihi, Antakya, Ulu Camii, İhsaniye Camii, Hazire}, abstract={Tarihsel süreç içerisinde insanlar inançları doğrultusunda ölü gömme gelenekleri geliştirmişlerdir. Ahiret inancı ve ölüye verilen önem mezarların şekillenmesinde de etkili olmuştur. Türk-İslam devletlerinde bu konu ayrı bir önem teşkil etmektedir. Ölen kişinin ardından yapılan törenler ve mezarlar bir kültür haline gelmiş ve sanatsal bir eser niteliğine ulaşmıştır. Her mezar, dönemin kültürel ve geleneksel ortamını yansıtması bakımından öne çıkmaktadır. Aynı zamanda bölgenin tarihine de katkı sağlamaktadır. Akdeniz Bölgesi’nde yer alan Antakya, tarihi ve coğrafi özellikleri ile ön plana çıkmaktadır. Orta Paleolitik döneme kadar uzanan tarihi geçmişi ile farklı devletlere ev sahipliği yapmıştır. Emeviler, Abbasiler, Tolunoğulları, İhşidiler, Hamdaniler ve Memlükler’in kontrolünde olan Antakya, Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferi sırasında Osmanlı sınırlarına dahil olmuştur. Anadolu’da her bölge kendi içinde farklı özellikler ve kültür barındırmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde bölgede birçok cami, mescit, hamam ve çeşme inşa edilmiştir. Cami ve türbelerin hazirelerinde yer alan mezarlar ve mezar taşları hem Osmanlı Devleti’nin varlığını belgeleyen hem de bölgedeki önemli isimleri ortaya çıkaran birer belge niteliğindedir. 6 Şubat 2023 tarihinden önce bölgenin en önemli camileri arasında yer alan Ulu Cami ve İhsaniye Camii hazirelerinde Osmanlı dönemine ait on sekiz mezar tespit edilmiştir. XIX. ve XX. yüzyıllara ait bu mezar taşları yerinde incelenmiş, ölçüleri alınmış, fotoğraflanarak belgelenmiştir. Fotoğraflar daha sonra dijital ortamda temizlenerek üzerlerindeki süslemelerin ve kompozisyonların daha iyi anlaşılması için çizimler yapılmıştır. Depremden sonra Ulu ve İhsaniye Camileri hazireleri üzerine çökmüş, mezarlar ve mezar taşları tahrip olmuştur. Bu nedenle bölgenin tarihine ve kültürüne katkı sağlayacağı düşünülen mezar taşlarının Anadolu’daki diğer örneklerle karşılaştırılarak sanat tarihi içerisindeki yerinin ve tarihsel açıdan öneminin ortaya konulması hedeflenmiştir.}, number={45}, publisher={Necmettin Erbakan Üniversitesi}