@article{article_1618593, title={ABD Enerji ve Çevre Politikasında Trump Etkisi}, journal={Hitit Ekonomi ve Politika Dergisi}, volume={5}, pages={16–30}, year={2025}, author={Telli, Azime}, keywords={Trump, ABD, Enerji Güvenliği, Enerji Dönüşümü, Küresel Isınma, Fosil}, abstract={Dünyanın en büyük enerji üreticisi ve tüketicilerinden biri olan ABD’nin enerji ve çevre politikası uluslararası sistemi önemli derecede etkilemektedir. ABD aynı zamanda en fazla karbon emisyonu üreten ülkeler listesinde Çin’den sonra ikinci sırada yer almakta olup küresel ısınmayla mücadele konusunda izleyeceği politikalar 2050 yılında sıfır emisyon hedefine ulaşılması açısından da kritik öneme sahiptir. Küresel ısınmayla mücadele ve enerji dönüşümünde uluslararası çabaların bir parçası olmakta genel olarak tutuk hareket eden ABD ucuz enerjiye dayalı ekonomik büyüme politikasını uzun yıllar sürdürmüştür. Bununla birlikte Demokrat Obama’nın başkanlığı döneminde Çin ile bu alanda uzlaşı sağlayarak Paris Şartı’na taraf olan ABD, enerji dönüşümü ve çevrenin korunması konusunda önemli adımlar atmaya yönelmiştir. Obama’nın ardından Cumhuriyetçi Parti’den başkan seçilen Trump 2017-2020 arasındaki birinci döneminde enerji ve çevre politikasında Obama dönemi ile karşılaştırıldığında geri adım sayılabilecek kararlara imza atmıştır. ‘Önce Amerika’ politikası doğrultusunda fosil yakıtlarda tam bağımsızlık hedefine ulaşılmasına ağırlık verilirken çevrenin korunmasına yönelik pek çok düzenleme yürürlükten kaldırılmış ya da gevşetilmiştir. Öte yandan Trump’ın birinci döneminde küresel ısınmayla mücadele konusunda da kırılma yaşanmış ve tüm eleştirilere rağmen Paris Şartı’ndan çekilme kararı alınmıştır. Bu duruma tepki olarak Trump’ın birinci döneminin ardından Demokrat Biden’ın başkan seçilmesi sonrasında ilk icraatı Paris Şartı’na geri dönülmesi olmuştur. Ayrıca, enerji dönüşümü ve küresel ısınmayla mücadele konusunda öncü ülkelerden biri olmaya yönelik iddialı hedefler belirlenmiş ve uygulamaya geçirilmiştir. Trump’ın 2024 Kasım’ında yapılan seçimleri tarihi bir zaferle kazanması sonrasında enerji ve çevre politikalarının geleceğine ilişkin gerek ülke genelinde gerekse uluslararası kamuoyunda karamsar beklentiler oluşmuştur. Bu noktada çalışma ABD enerji ve çevre politikalarında Trump’ın başkan seçilmesiyle ortaya çıkan kırılmayı ve sonuçlarını ortaya koymayı hedeflemektedir. Çalışmada Trump’ın birinci başkanlık döneminde izlediği enerji ve çevre politikaları kendisinden önceki dönem politikalarıyla karşılaştırılarak ikinci dönemine yönelik beklentilerin temel çerçevesi çizilecektir. Çalışmada Trump dönemi enerji ve çevre politikalarının aktör ve sistem düzeyinde etkileri ortaya konulacaktır.}, number={1}, publisher={Hitit Üniversitesi}