@article{article_1650865, title={Türk Bağımsızlık Savaşı ve Sonrası Mevlevîler ve Bektaşîler}, journal={Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tarih Dergisi}, volume={8}, pages={48–78}, year={2025}, DOI={10.47437/esogutd.1650865}, author={Kaymak, İrfan}, keywords={Milli Mücadele, Osmanlı Devleti, Türkiye, Mevleviler, Bektaşiler}, abstract={Türk Bağımsızlık Savaşı, Osmanlı Devleti’nin ve akabinde yeni Türkiye’nin, II. Viyana Savaşı’ndan sonraki en büyük başkaldırısını simgelemektedir. Osmanlı Devleti, XVII. ve XVIII. yüzyıllarda Batı’da gerçekleşen gelişmelere ayak uyduramamış, Coğrafî Keşiflere katılmamış ve XVI. yüzyıldaki zirve anlayışıyla yönetilmeye devam etmiştir. Ancak XVII. yüzyıldan itibaren birtakım sorunların farkına varılmış ve XVIII. yüzyıl itibarıyla çeşitli ıslahat hareketleri başlatılmıştır. Fakat bu ıslahatlar batılı devletlerle rekabet etmeye yetmemiştir. Zira Osmanlı Devleti, ıslahat çabaları sırasında birçok dahili sorunla da uğraşmak zorunda kalmıştır. Yeniçeri, ulema ve tasavvuf erbabı gibi unsurlar, ıslahat sürecine muhalefet etmiş; bu da ıslahatı baltalamıştır. Dolayısıyla, Osmanlı Devleti XIX. yüzyılda büyük bir gerileme sürecine girmiş, Fransız İhtilali’nin getirdiği milliyetçi hareketlerin de etkisiyle, XIX. yüzyıl boyunca ciddi siyasi, sosyal, dinî ve askerî krizlerle karşı karşıya kalmıştır. Nitekim I. Dünya Savaşı’nın mağlubiyetle sonuçlanması Osmanlı Devleti için ağır bir ateşkes antlaşmasını beraberinde getirmiştir. Mondros Mütarekesi, fiilen Osmanlı Devleti’nin sona erdiğini gösterirken, işgallerin başlamasıyla Anadolu’nun bağımsızlık mücadelesi kaçınılmaz hâle gelmiştir. Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkışı, Türk Bağımsızlık Savaşı’nın fitilini ateşlemiştir. Türk halkı, emperyalist Batı’ya karşı inanç ve kararlılıkla mücadeleye girişmiş ve bağımsızlığını kazanmıştır. Bu süreçte, Mevlevîlik ve Bektaşîlik başta olmak üzere, birçok dinî yapılanma da mücadeleye önemli katkılarda bulunmuştur. Ancak, Cumhuriyet’in ilanı ile birlikte, yeni devlet, modernleşme süreci kapsamında tarîkat ve cemaatlerle arasına mesafe koymuştur. Halifeliğin kaldırılmasıyla bu ayrışma derinleşmiş, nihayetinde “Tekke ve Zaviyelerin Kapatılması” kanunu ile Mevlevîlik ve Bektaşîlik tarikatları resmen yasaklanmıştır. Bu çalışmada, Mevlevîlik ve Bektaşîlik tarikatlarının yakın dönem tarihine, Türk Bağımsızlık Savaşı’ndaki rollerine ve Cumhuriyet sonrası süreçte yaşadıkları dönüşüme değinilecektir.}, number={1}, publisher={Eskişehir Osmangazi Üniversitesi}