@article{article_1653106, title={Klasik Arap Belâgatında Hazif: Abdülkâhir el-Cürcânî ve Zemahşerî’nin Yaklaşımları}, journal={Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi}, pages={590–608}, year={2025}, DOI={10.35209/ksuifd.1653106}, author={Demir, Enes}, keywords={Arap Dili ve Belagatı, Hazif, Abdülkâhir el-Cürcânî, Delâilü’l-iʻcâz, Zemahşerî, el-Keşşâf}, abstract={Arap dili ve edebiyatında yaygın olarak kullanılan hazif, bir kelimenin veya ifadenin söylemden çıkarılması yoluyla anlamın derinleştirilmesini ve sözün etkisinin artırılmasını sağlayan retorik bir tekniktir. Belâgat açısından önemli işlevlere sahip olan bu yöntem, ifadeye vurgu kazandırmak, kelime ekonomisi sağlamak ve muhatabın zihinsel katılımını teşvik etmek gibi amaçlarla tercih edilmektedir. Bu araştırmada, Abdülkâhir el-Cürcânî (ö. 471/1078) ile Zemahşerî’nin (ö. 538/1144) hazif anlayışları, Delâilü’l-iʻcâz ve el-Keşşâf özelinde karşılaştırmalı bir yaklaşımla ele alınmış, çeşitli örnekler üzerinden bu anlatım sanatının edebî ve retorik açıdan nasıl kullanıldığı, işlevselliği ve Kur’ânî çözümlemelerdeki rolü üzerinde durulmuştur. Çalışmanın temel amacı ise dil ve belâgat alanında ortaya koyduğu fikirler ile hem yaşadığı asra hem de sonraki dönemlere iz bırakan Cürcânî’nin Zemahşerî üzerindeki etkisini hazif bağlamında tartışmaktır. Bu doğrultuda yapılan incelemeler sonucunda Cürcânî’nin hazif konusundaki yaklaşımlarının çoğunlukla klasik Arap şiirinden seçilmiş örneklerle sınırlı kaldığı ve mübtedâ, fiil, mefʻûl gibi dilbilgisel unsurların hazfi üzerinde yoğunlaştığı görülmektedir. Öte yandan Cürcânî’nin hazif anlayışı, onun belâgat ve fesahat konularındaki derin bakış açısını yansıtan önemli bir unsurdur. Hazfi sadece söylemdeki bir kelimenin veya unsurun düşürülmesi olarak görmemekte, bunun bir anlatım tekniği olarak nasıl bir etki uyandırdığını detaylandırmaktadır. Ona göre hazif, anlatımı sadeleştirmekten öte ifadeye incelik, vurgu ve estetik kazandıran bir sanattır. Bu yönüyle doğrudan bir anlatım yerine anlamı derinleştiren ve muhataba daha fazla katılım sağlayan bir mekanizma sunmaktadır. Zemahşerî’nin el-Keşşâf’ında hazif anlayışı ise daha kapsamlı bir bakış açısı sunarak Arap dilindeki tüm müfred ve mürekkeb yapıların hazif yoluyla nasıl dönüştürülebileceğini ortaya koymaktadır. Ayrıca Zemahşerî’nin hazif anlayışı, dilin belâgat yönünü korumaya ve metnin anlam derinliğini artırmaya yönelik bir yaklaşımı yansıtmaktadır. O, hazfin estetik ve edebî bir değer taşıdığını kabul etmekle birlikte, özellikle Kur’ân âyetlerinde zorlama yorumlarla hazif arayışına girmenin yanlış olduğunu vurgulamaktadır. Bu bağlamda Kur’ân’ın iʻcâz yönünü korumak için hazifleri metnin bağlamına ve gramer kurallarına uygun bir şekilde değerlendirme eğilimindedir. Dolayısıyla onun hazif anlayışı hem dilbilgisel hem de bağlamsal bütünlük içinde şekillenmiştir. Çalışmanın karşılaştırmalı analizi, Zemahşerî’nin hazif anlayışının Cürcânî’nin teorilerinden etkilendiğini, ancak onu daha geniş bir çerçevede ele aldığını göstermektedir. Cürcânî’nin edebî yaklaşımına ek olarak Zemahşerî, hazfi tefsir alanında sistematik bir analiz aracı olarak değerlendirmiştir. Sonuç olarak her iki âlimin de hazif anlayışları Arap belâgatı ve dilbilgisi açısından önemli katkılar sunmuş ve sonraki belâgat çalışmalarını büyük ölçüde etkilemiştir.}, number={45}, publisher={Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi}