@article{article_1654018, title={Stephen Toulmin’in Argümantasyon Teorisi ve Rasyonel İkna Edicilik}, journal={İletişim ve Toplum Araştırmaları Dergisi}, volume={5}, pages={287–310}, year={2025}, DOI={10.59534/jcss.1654018}, author={Çalışkan, Osman}, keywords={Stephen Toulmin, Argüman, Argümantasyon, Rasyonel İkna Edicilik, İnformel Mantık.}, abstract={İletişim ediminde genel bir eğilim olmakla birlikte özellikle de iletişim uzmanlarının icra ettiği meslekler düşünüldüğünde nihai amaç hedef kitleyi ikna etmektir. Bu doğrultuda izlenen stratejilerden bir tanesi insan psikolojisinin zaaflarını suistimal eden irrasyonel teknikler kullanmaya dayanır. İknada bu tarzın aldatıcı ve manipülatif olmasıyla birlikte çoğunlukla tek taraflı çıkar gözettiğinden etik bakımından problemlidir. Diğer taraftan muhatabın aklına seslenen, neden sonuç ilişkisini kurmaya çalışan rasyonel bir ikna edicilikten söz edilebilir. Bu alan bilim tarihinde ikna araştırmalarının hiç kuşkusuz en kadim entelektüel çıktıları olan mantık ve argümantasyon gibi çalışmaları bünyesinde barındırır. Aristoteles’ten yakın geçmişe değin bilimsel anlamda egemen bir teori olarak klasik mantık anlayışı informel mantıkçılar tarafından sarsılmıştır. Aristoteles mantığının biçimselliği ve geçerlilik anlayışına yönelik eleştirilerle birlikte gündelik konuşmaların argümantatif analizine elverişli bir yapı arayışı 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren özellikle Avrupa’da birçok argümantasyon teorisinin gelişimine önayak olmuştur. Genel olarak informel mantık yaklaşımı ve argüman oluşturmaya yönelik yeni modellerin en belirgin özelliği eskisine göre daha az karmaşık olması ve uygulamalı yönünün kuvvetli oluşudur. Gündelik konuşmalardan meclis tutanaklarına, medya içeriklerinden reklam filmlerinin analizine varıncaya dek geniş bir yelpazede argüman analizine imkân veriyor olması özellikle medya ve iletişim çalışmaları açısından değerli bulunmaktadır. Bu durum özellikle günümüz medya düzeninin manipülatif yapısını ortaya koymak ve yükselen irrasyonaliteye karşı bilimsel ve aynı zamanda rasyonel bir cephe oluşturmak adına stratejik öneme sahiptir. Buradan hareketle bu makalede Stephen Toulmin’in argümantasyon teorisi rasyonel ikna edicilik çerçevesinde ele alınmaktadır. Çalışmanın amacı Türkçe literatürde oldukça kısıtlı olan argümantasyon araştırmalarına ikna edici iletişim kapsamında mütevazı sayılabilecek teorik bir katkı sağlamaktır.}, number={2}, publisher={İletişim ve Toplum Araştırmaları Merkezi (İTAM) Derneği}