@article{article_1657535, title={Said Nursi’nin Kur’ân Tarifi Üzerine Bir İnceleme}, journal={Dicle İlahiyat Dergisi}, volume={28}, pages={20–43}, year={2025}, DOI={10.58852/dicd.1657535}, author={Güler, Musa}, keywords={Tefsir, Kur’ân-ı Kerîm, Said Nursi, Risâle-i Nûr, Kâinat.}, abstract={Kur’ân-ı Kerîm, Allah kelamı olup son ilahî kitaba verilen özel bir isimdir. Tarihi süreç içerisinde Kur’ân’ın pek çok tarifinin yapıldığı malumdur. Tanımın, eşyanın aslının belirlenmesi ve benzerlerinden ayıklanması açısından hayati öneme sahip olduğu düşünüldüğünde Kur’ân için yapılan farklı tanımları tespit etmenin ehemmiyeti daha iyi anlaşılacaktır. Yazdığı eserlerinin Kur’ân tefsiri mesabesinde olduğunu ifade eden Said Nursi’nin (öl. 1960) Kur’ân tanımının tespit ve beyanı, tefsir ilmi açısından kaydadeğer bir önemi haizdir. Said Nursi’nin, İslam düşünce tarihinde fikriyatın tesisinde etkin bir şahsiyet olması ve Risâle-i Nûr adlı eserlerinin de özellikle ülkemizde geniş bir kitle tarafından sürekli mütalaa ediliyor olması bu önemin nedenidir. Nursi’nin Kur’ân nedir, tarifi nasıldır? sorularına verdiği cevap onun Kur’ân tanımını ortaya koymaktadır. Meseleyi kâinat, hakikat ve hidayet ölçeğinde ele alan Said Nursi Kur’ân-ı Kerîm’i; “Yüce Allah’ı, kâinatı, hakikati, hidayeti ve ahireti tanıtan, benzerinin getirilmesi imkânsız olan son ilahî kitap olarak tanımlamıştır.” Kâinatı yaratan ve idare eden ile Kur’ân’ı gönderenin aynı güç olduğunun altını çizen Said Nursi, tanımında özellikle Kur’ân ve kâinat ilişkisine yoğunlaşmıştır. Onun yaptığı tanım ile Kur’ân’ın gönderiliş amacı arasında sıkı bir irtibatın olduğu gözlemlenmiştir. Tanımın geniş bir kapsama alanına sahip olması, Kur’ân’ın gönderiliş amacıyla uyumlu olması, kitabın genel özelliklerini ihtiva etmesi ve teorik söylem ile pratik etkilerini birlikte cem’ etmesi tanımın farklılığını ortaya koymaktadır. Araştırma ilgili tanımın tesbiti ve mahiyetinin beyanı üzerine inşa olmuştur.}, number={1}, publisher={Dicle Üniversitesi}