@article{article_1659221, title={Hac Yolculuklarının Afrika Özelinde Ticarete Etkisi}, journal={Mesned İlahiyat Araştırmaları Dergisi}, volume={16}, pages={29–47}, year={2025}, DOI={10.51605/mesned.1659221}, author={Yavuz, Hasan}, keywords={İslam Tarihi, Afrika, Hicaz, Mısır, hac yolu, ticaret}, abstract={Bu çalışmada, İslâm’ın temel bir ibadeti olan hac için yapılan yolculuklar esnasında hacı-ların yol güzergâhlarında alışveriş yaparak ekonomik canlılığa verdikleri katkı ele alınmıştır. Afrika özelinde ele alınan bu konu hacıların bireysel ihtiyaçlarıyla beraber büyük ticarî hareketlilik içinde bulunduklarını da ortaya koymuştur. Afrikalı hacılar Atlas okyanus kıyılarından başlayarak şehirler, sahralar ve denizler aşan yolculuklar yapmaktaydı. Bu yolculuklar aylarca sürmekte ve hatta bazen yılları aşmaktaydı. Hac yolculukları bireysel olarak yapılmakla beraber genellikle bir kervan eşliğinde gerçekleşirdi. Çölleri aşmak için güvenlik en önemli ihtiyaçların başında geliyordu. Ayrıca hac kervanlarında hacıların bireysel ihtiyaçlarını gideren esnaf grupları bulunuyordu. Osmanlı döneminde Afrikalı hac kervanları bütün esnaf tabakalarını içinde barındıran hareket halindeki şehre dönüşmüştü. Hac kervan esnafları hacılara bazı ürünleri satmanın yanında geçtikleri menzillerde bulunan halk ile de ticaret yapıyorlardı. Batı Afrika’dan başlayarak devam eden bu yolculuklar esnasında hacılar birçok şehirden geçmekte veya oralarda belirli bir süre konaklamaktaydılar. Bu esnada uğradıkları yerlerde alışveriş yapmakta ve gerekli ihtiyaçlarını karşılamaktaydılar. Konaklama merkezlerinin başında Mısır ve Hicaz’da bulunan şehirler gelmekteydi. Hicaz’da bulunan Mekke, Medine ve Cidde gibi şehirlerin ticareti büyük oranda hac merkezliydi. Ayrıca bu şehirler farklı ülkelerden getirilen ticarî ürünlerin takas yapıldığı yerlerdi. Hindistan gibi doğu ülkelerinden gelen hacılar tarafından getirilen ürünler buradan Afrika’ya ve diğer bölgelere götürülüyordu. Afrika’dan getirilen ürünler de aynı şekilde doğu ülkelerine gönderilmekteydi. Kahire, Afrikalı hacıların en önemli toplanma merkeziydi. Hac mevsimi başlamadan aylar önce gelmeye başlayan hacı adayları bu şehirde uzun süre ikamet etmekteydi. Bu esnada hacı adayları yolculuk için gerekli bütün ihtiyaçlarını buradan karşılamaya çalışıyorlardı. Bu sayede bu şehirde sadece hacıların ihtiyaçlarını satan esnaf zümreleri oluşmuştu. Ayrıca Mısır’ın Hicaz için özel bir konumu bulunuyordu. Hicaz’ın ihtiyacı olan hububat büyük oranda Mısır’da bulunan vakıf arazilerinden karşılanıyordu. Bununla beraber Mısır da hac kervan ticaretinden fazlasıyla istifade ediyordu. Kızıldeniz limanlarında bulunan Kuseyr, Sevâkin ve Masavva’ gibi liman şehirleri hac yolculukları sayesinde canlılığını korumaktaydı. Afrika’nın farklı yerlerinden gelen hacı adayları bu limanlardan bindikleri gemilerle Arabistan sahillerine varabiliyorlardı. Bu limanlar hem hacıların ulaşımı hem de hacıların farklı ihtiyaçlarını gidermeleri sayesinde canlı bir ekonomik faaliyet içindeydiler. Ayrıca bu limanlar Yemen ve Güney Asya ülkelerinden gelen ticarî ürünlerin transferinden de büyük kazançlar elde ediyorlardı. Bu ticarî ürünlerin başında Memlük ve Osmanlı dönemlerinde kahve ticareti gelmekteydi. Kahve ticareti hac kervanları aracılığıyla gerçekleşmekteydi. Bu sayede Mısır’da kahve ticaretinden istifade ederek oluşan güç odakları oluşmuştu. Mısır’da bu gücü ele geçirmek için haneler arası mücadeleler meydana geliyordu. Bu sebeple Osmanlı döneminde Mısır hac kervanının emirliğini veya askeri işlerini üstlenmek önemli sayılıyordu. Kahve ticaretinin ardından köle ticareti de hac yollarının önemli ticarî etkinliklerindendi. Afrikalı hacı adayları yanlarında getirdikleri köleleri Hicaz’da ihtiyaçlarını karşılamak için satmaktaydılar. 1855 yılında çıkarılan köle yasağı bu ticareti ellerinden kaptırmak istemeyenler tarafından Cidde’de büyük bir isyana sebep olmuştu. Bu köle ticaretini yasaklayan yasalardan sonra dahi köle ticareti varlığını sürdürmüştür. Hatta 1900’lerde bile hacılar arasında kaçak köle varlığı devam etmiştir. Bu ürünlerin dışında pek çok ticarî ürün hacılar vasıtasıyla dünyaya yayılmıştır. Hac yolları ticarî ürünlerin dünyaya yayıldığı bir vasıta konumundaydı. Ayrıca hacıların bireysel ve toplu olarak ulaşımı da ayrı bir öneme sahipti. Hacı adayları hem kara hem de deniz yolculukları yapmak mecburiyetindeydi. Bunun için pek çok ulaşım vasıtasına ihtiyaçları vardı. Bu işten birçok aile ve kabile geçimini sağlamaktaydı.}, number={1}, publisher={İnönü Üniversitesi}