@article{article_1693337, title={LACUVANTİ VE NİRVASAN ÖYKÜLERİ BAĞLAMINDA HİNT ALT KITASINDA KADININ TOPLUMDAKİ YERİ VE İTİBARI}, journal={Doğu Araştırmaları}, volume={1}, pages={110–128}, year={2025}, author={Çakmakçı, Mehmet Kemal and Eken, Müzeyyen}, keywords={Kadın, Racander Singh Beydi, Prem Çand, Lacuvanti, Nirvasan}, abstract={Hint alt kıtasında kadınlar dönemsel olarak sosyal ve siyasal olaylarda fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalmışlardır. Sosyal meselelerin yansıtılmasında bir araç niteliği taşıyan edebiyat, toplumların ve bireylerin yaşadığı sıkıntıları görev edinmiştir. Dünya edebiyatında olduğu gibi Urdu edebiyatında da kadınların toplumdaki yeri, itibarı ve yaşadığı meseleler geniş yer bulmuştur. Hint alt kıtasında pek çok edebiyatçı gibi modern dönem Urdu öykücülerinden Prem Çand ve Racander Singh Beydi de kadınların yaşadığı sorunlara kayıtsız kalmayarak onları eserlerinde konu edinmişlerdir. Bu bağlamda Racander Singh Beydi’nin kaleme aldığı Lacuvanti ve Prem Çand’ın Nirvasan öyküleri kaçırılan ve kaybolan kadınların toplum tarafından itibarsızlaştırıldığına, namuslarının ve sadakatlerinin sorgulandığına vurgu yapmaktadır. Her iki öyküde Hint alt kıtasının toplumsal ve sosyal hayatı hakkında fikir veren önemli eserlerdir. Lacuvanti öyküsü 1947 yılında Hindistan’ın bölünmesi sırasında kadınların kaçırılmasını, kaçırılan kadınların geri döndüklerinde toplum nazarındaki itibarını, namusunu ve sadakatini sorgularken, Nirvasan öyküsü ise kaybolan bir kadın üzerinden Hindistan toplumundaki kadınların eşlerine bağlılığının yanı sıra ahlaklarını ve yine iffetlerini bir karı koca nazarında okuyucuya aktarmaktadır. Bu çalışmada, bu iki öykü üzerinden Hint alt kıtasında kadınların yeri ve toplumsal algısı analiz edilecektir.}, number={31}, publisher={Ali GÜZELYÜZ}