@article{article_1725754, title={KIRGIZ VE ÖZBEK TÜRKLERİNDE ‘BEŞİK’ FENOMENİ}, journal={Türk Kültürü ve Hacı Bektaş Veli Araştırma Dergisi}, pages={385–408}, year={2025}, DOI={10.60163/tkhcbva.1725754}, author={Bekmurzaeva, Mirgül and Rahmatillaeva, Dilnoza and Polat, Kemal}, keywords={Din Bilimleri, Kırgız, Özbek, Kültür, Beşik}, abstract={Beşik, yalnızca çocuğun uyumasını ve bakımını sağlayan bir araç olmanın ötesinde; toplumsal kimlik, aidiyet duygusu, koruma, kolektif hafıza ve kültürel süreklilik açısından derin anlamlar taşıyan önemli bir kültürel miras unsurudur. Türk kültüründe beşiğin yapımı, doğal malzemelerin ustalıkla işlenmesiyle hem işlevsel hem de sembolik bir biçim kazanır. Beşiğe yerleştirilen muska, bıçak ve yiyecek gibi nesneler, geleneksel inanç sistemleri çerçevesinde çocuğun hem fiziksel sağlığını hem de manevi bütünlüğünü güvence altına alma amacına hizmet eder. Beşikle ilişkili olarak gerçekleştirilen “beşik toy” (beşiğe yatırma töreni) ve “beşik kertti” (beşikte söz kesme) gibi ritüeller ise çocuğun aileye ve topluma kabulünü simgelerken, toplumsal dayanışma ve aidiyetin pekişmesini sağlar. Sözlü kültürün önemli bir parçası olan beşik ninnileri, çocukların duygusal, ahlaki ve kültürel gelişiminde etkili rol oynar; annelerin sevgi, umut ve dileklerini yansıtırken toplumsal değerlerin kuşaktan kuşağa aktarılmasına katkıda bulunur. Bu çalışmanın konusu, Kırgız ve Özbek Türklerinde beşik olgusunu kültürel, sosyal ve pedagojik yönleriyle incelemektir. Araştırmanın amacı; bu iki toplumda beşikle ilgili gelenek, görenek, örf, âdet, halk inanışları ve uygulamaları tespit etmek, beşiğin çocuk yetiştirmedeki yerini ve önemini ortaya koymak ve kültürel işlevlerini değerlendirmektir. Ayrıca, karşılaştırmalı bir analizle Kırgız ve Özbek toplumları arasındaki ortak ve farklı uygulamalar belirlenmeye çalışılmıştır. Araştırmada literatür tarama yöntemi kullanılmış, klasik eserler ve çağdaş kaynaklar içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. Elde edilen bulgular, beşiğin Kırgız ve Özbek toplumlarında kültürel kimliğin, toplumsal ilişkilerin ve manevi değerlerin korunmasında temel bir unsur olduğunu göstermektedir. Her iki toplumda da beşik etrafında şekillenen ortak inanç ve uygulamaların varlığı dikkat çekicidir. Tarihsel süreçte çocuğun güvenli, rahat ve pratik bir şekilde büyütülmesine katkı sağlayan beşiğin, çağdaş sağlık bilgileriyle desteklenerek kullanılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır. Modern tıp ve çocuk gelişimi perspektifinden değerlendirildiğinde, beşiğin geleneksel kullanımına özgü sıkı kundaklama, kalın örtüler ve hareket kısıtlaması gibi uygulamaların çocuk sağlığı açısından bazı riskler taşıyabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, kültürel mirasa saygı çerçevesinde, modern bilim ışığında daha sağlıklı ve bilinçli bebek bakım modellerinin benimsenmesi önerilmektedir.}, number={115}, publisher={Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi}