@article{article_1732811, title={Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun “Birinci Mektup” Şiirinde Dini Tasavvufi Türk Halk Şiirinin İzleri}, journal={Türk Folklor Araştırmaları Derneği Dergisi}, pages={440–459}, year={2025}, DOI={10.61620/tfa.92}, author={Can, Ahmet}, keywords={Bedri Rahmi Eyüboğlu, şiir, ölüm, yaşam, devir, devriye}, abstract={Bedri Rahmi Eyüboğlu, Yaradana Mektuplar İsimli şiir kitabını 1941 yılında yayınlamıştır. Kitap ismini başında bulunan şiirlerden almaktadır. “Birinci Mektup”, “İkinci Mektup”, “Üçüncü Mektup”, “Dördüncü Mektup” ve “Beşinci Mektup” başlıklı bu şiirler yaratılış, yaşam, ölüm ve varlık gibi kavramları Tanrı’yla konuşur bir üslupla ele almaktadır. İmge ve düşünce dünyaları halk şiirinden izler taşıyan bu şiirlerden “Birinci Mektup” bu çalışmanın konusunu oluşturmaktadır. Halk sanatının özünden yararlanmak istediğini yazılarında sıklıkla dile getiren Bedri Rahmi Eyüboğlu, “Birinci Mektup” şiirinde, öncelikle varlık âleminin büyüklüğüne ve değişmezliğine vurgu yapmakta ve insan ömrünün geçiciliğini varlık âleminin değişmezliği ile karşılaştırarak işlemektedir. Eyüboğlu’nun şiirde işlediği bu kavramlar dini-tasavvufi Türk edebiyatının şiir türlerinden devriyelerin imgesel evrenini hatırlatmaktadırlar. Devriyeler, yaşamı doğum ve ölüm arasında sürüp giden bir yolculuk olarak ele almışlardır. Yolculuğun amacı olgunlaşmak ve Tanrı’ya ulaşmaktır. Devriyelerin ele aldığı bu yolculuğun felsefi arka planını tasavvuf düşüncesi oluşturmaktadır. Tasavvuf düşüncesinde insanın dünyadaki yolculuğu Tanrı’dan gelip Tanrı’ya gitmek biçiminde anlamlandırılmıştır. Bu aynı zamanda insan ömrünün ve zamanın döngüselliğine de yapılan bir göndermedir. Bu çalışmada Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun halk sanatına yaklaşımından hareketle “Birinci Mektup” şiirini ölüm, yaşam, yaratılış kavramları çerçevesinde ele aldım. Bu kavramların şiirde hangi boyutları itibariyle dini-tasavvufi Türk şiirinin imgesel dünyasına yaklaştığını araştırdım.}, number={371}, publisher={Türk Folklor Araştırmaları Derneği KKTC}