@article{article_1745196, title={Bir Medeniyetin Solgun Yansımaları: M. Pickthall’ın Kaleminde Osmanlı’nın Zor Günleri}, journal={Dil ve Edebiyat Araştırmaları}, pages={101–122}, year={2025}, DOI={10.30767/diledeara.1745196}, author={Doğan, Muhuttin}, keywords={Marmadüke Pickthall, Osmanlı Devleti, Reformlar, İstanbul, Doğu-Batı}, abstract={Batılı seyyahlar ve entelektüeller arasında nadiren rastlanan bir samimiyet ve anlayışla İslam dünyasına yaklaşan Marmaduke Pickthall, Osmanlı Devleti’ne karşı beslediği derin hayranlık ve içtenlikli desteğiyle öne çıkan bir isimdir. Pickthall, İslam medeniyetinin tarihsel sürekliliği içerisinde Osmanlı Devleti’ni siyasi ve kültürel anlamda meşru bir temsilci olarak görmüş; onun karşı karşıya kaldığı zorluklardan kurtulmasını içtenlikle arzulamıştır. Yazarın Osmanlı’nın yeniden güçlü bir medeniyet olarak tarih sahnesindeki yerini alması yönündeki çabası, yalnızca entelektüel bir temenniden ibaret değil; aynı zamanda bir medeniyetin çöküşüne karşı gösterilen vicdanî ve düşünsel bir dirençtir. 1913 yılında, Balkan ülkelerinin Osmanlı’ya karşı bir tür “Haçlı seferi” çağrısı yapmaları, bu çağrının İngiliz kamuoyunda ve basınında karşılık bulması, Batı’da Müslümanlara yönelik tarihsel önyargıların yeniden körüklenmesi ve bazı devlet adamları tarafından bu fanatizmin teşvik edilmesi, Pickthall’ı derinden rahatsız etmiştir. Hem kendi ülkesinin dar ve kasvetli atmosferinden uzaklaşmak hem de Osmanlı topraklarındaki gelişmeleri doğrudan gözlemlemek amacıyla 1913 yılı Şubat ayında İstanbul’a doğru yola çıkmıştır. Büyük savaşın eşiğinde kaleme aldığı eseri, dönemin Osmanlı toplumuna dair gözlemlerini içeren, içtenlikli ve derinlikli bir panoramadır. Bu çalışmada, yazarın özellikle İstanbul’un Anadolu yakasında ikamet etmeye başlamasından sonra Osmanlı toplumuna dair elde ettiği gözlemler ışığında, With the Turk in Wartime adlı eseri merkeze alınarak dönemin siyasal ve toplumsal yapısı analiz edilecektir. Bununla birlikte, Batılı bir seyyah olan Pickthall’ın gözlem yöntemleri ile Doğulu gezginlerin başka kültürleri tasvir etme biçimleri karşılaştırmalı olarak ele alınacak; iki farklı medeniyetin temsilcisi olan bu aktörlerin algılayış biçimleri arasındaki örtüşen ve ayrışan yönler tespit edilmeye çalışılacaktır.}, number={32}, publisher={Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği}