@article{article_316225, title={OSMANLI DÖNEMİNDE İLMÎ TEFSİR GELENEĞİNİN OLUŞMAMASININ SEBEPLERİ ÜZERİNE}, journal={Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi}, pages={133–152}, year={2017}, author={Bakkal, Ali}, keywords={Osmanlı,ilmî tefsir,Osmanlı’da tefsir,Kur’an’da fen bilimleri}, abstract={<p class="MsoNormal" style="text-align:justify;text-indent:1cm;line-height:150%;"> <span style="font-size:12pt;line-height:150%;font-family:’Times New Roman’, serif;">Tefsir tarihinde ilmî tefsir, her ilmin Kur’an’da bir esası olduğu görüşünde olan Gazâlî ile başlamış, Fahreddin er-Râzî tarafından geliştirilerek tefsire taşınmıştır. </span> </p> <p> </p> <p> </p> <p class="MsoNormal" style="text-align:justify;text-indent:1cm;line-height:150%;"> <span style="font-size:12pt;line-height:150%;font-family:’Times New Roman’, serif;">Osmanlı bilim zihniyeti, sosyal hayat anlayışı açısından daha esnek bir sisteme sahip olan Hanefî fıkhı, müsbet ilimlere daha açık olan vahdet-i vücutçu tasavvuf düşüncesi, felsefeyi içselleştirmiş olan kelâm anlayışı ve Merâga - Semerkent matematik-astronomi okullarına dayanır. Bu tarihsel kökler ilmî tefsirin gelişmesi için son derece müsait bir ortam sağlamış olmakla birlikte şu sebeplerden dolayı ilmî tefsîre ciddi bir yöneliş olmamıştır: Dinî ve aklî ilimlerde zirvede bulunan ve Osmanlı âlimlerini pek çok konuda etkilemiş olan Kutbüddîn-i Şîrâzî’nin (ö.710/1311) <i>Fethu’l-Mennân </i> adlı kırk ciltlik tefsirinde ilmî tefsire önem vermemesi; medreselerde <i>el-Keşşâf </i> ve <i>Envârü’t-Tenzîl </i>’in okunması sebebiyle tefsirde Zemahşerî ve Beydâvî geleneğinin yerleşmesi; tabiat ve fen bilimleri alanında yüksek bilgi sahibi müderrislerin müstakil tefsir yazmamaları; müstakil tefsir yazan âlimlerin genellikle tabiî bilimler alanında eser vermeyen müelliflerden olması; şerh-hâşiye geleneğinin yerleşmesi sebebiyle tabiî bilimler alanında yetişmiş olan bilginlerin de yaptıkları hâşiyelerde metne bağlı kalmaları; tasavvuf geleneğinin müfessirleri daha çok işârî tefsîre yönlendirmesi; Osmanlı’da müsbet ilimlerin erken zamanda gerilemeye başlaması... Osmanlı’da ilmî tefsir, ancak on dokuzuncu yüzyılın sonlarında canlanmaya ve gelişmeye başlamıştır. </span> </p> <p> </p>}, number={37}, publisher={Harran Üniversitesi}