@article{article_331294, title={Teori ve Pratikte Namaz Sonrası Tesbihât}, journal={Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi}, volume={5}, pages={149–168}, year={2017}, author={Akay, İhsan}, keywords={Tesbihât,Zikir,Namaz,Cemaat,Sünnet}, abstract={<p>Tesbihât, en genel anlamıyla Allah’ı zikretmek, noksanlıklardan beri tutmak ve </p> <p>şükretmek gibi anlamları ihtiva etmektedir. Allah’ı zikretmek ise İslâm hukukuna </p> <p>göre farzdır. Namazlardan sonra yapılan zikr ve tesbihât da bu farza icabet etmenin </p> <p>önemli bir vesilesidir. Ancak namaz sonrası yapılan tesbihâtın şer’i hükmü farz değil </p> <p>sünnettir. İslâm’ın rükünlerinden biri olan namazdan sonra yapılan “tesbihât”, </p> <p>birçok hikmete matuftur. Tesbihât, Allah’a yaklaşmak ve Hz. Peygamber (s.a.v.)’in </p> <p>önemli bir sünnetini yerine getirme gayesi ile de asr-ı saadetten günümüze kadar </p> <p>kesintisiz olarak uygulana gelmiştir. Mezheplerde farklı uygulamalarla kendisini </p> <p>gösteren bu ibadet, Hz. Peygamber ve sahabe tarafından bireysel olarak uygulanmıştır. </p> <p>Tesbihâtın, sonraki dönemlerde cehrî ve cemaatle tatbik edilmesi ise talim </p> <p>amaçlıdır. Tesbihat uygulamalarındaki farklılığın kaynağı Hz. Peygamber’den varid </p> <p>olan rivâyetlerin çeşitliliğidir. Dolayısıyla tesbihâtta standart bir formattan söz etmek </p> <p>mümkün değildir. </p> <p>Anahtar Kelimeler: </p>}, number={9}, publisher={Bingöl Üniversitesi}