@article{article_357647, title={İMÂMÎYYE-İSNÂAŞERÎYYE’NİN İMÂMET ANLAYIŞININ, SEMÎYYÂT İNANCININ ŞEKİLLENMESİNDEKİ ETKİSİ}, journal={The Journal of International Lingual Social and Educational Sciences}, volume={3}, pages={97–110}, year={2017}, author={Maviş, Nezir}, keywords={İmâm,amellerin şâhidi,adâlet tartısı,hesabın sahibi}, abstract={<p class="MsoNormal" style="margin-bottom:.0001pt;line-height:150%;"> <span lang="fr" style="font-size:14pt;line-height:150%;font-family:’Times New Roman’, serif;" xml:lang="fr"> </span> </p> <p> <i> <span lang="tr" style="font-size:10pt;line-height:107%;font-family:’Times New Roman’, serif;" xml:lang="tr">Kabir hayatı, yeniden diriliş ve sonrası ahiret aşamalarını tasdîk eden İmâmîyye, bunların içeriğini ise nübüvvetin devamı olarak gördüğü imâmete uygun motiflerle işlemiştir. Benimsediği bu imâmet anlayışı etkisiyle, nasların genelde tüm peygamberler özelde ise Hz. Muhammed’le ilişkilendirdiği tüm rollere imâmı da ortak kılmış, bazı hallerde onu peygamberden daha üst bir konuma taşımıştır. Kabir sorgusundan başlayarak diğer tüm ahiret aşamalarında imâmlara etkin bir rol yükleyen İmâmîyye, onları “amellerin şâhidi”, “hesabın sahipleri”, “adâlet tartıları”, cennetlik ve cehennemlikleri yüzlerinden tanıyan, şîalarına şefâat eden ve izinleri olmaksızın sırât köprüsünden geçilemeyen “cennet ve cehennem paylaştırıcıları” olarak sunmuştur.Ölüm ve ötesi tüm ahiret aşamalarında imâmı peygamber ve bazen de Allah’a ilişkin rollere ortak kılan İmâmîyye, semîyyât inancının tevhîd ilkesi açısından marjinal bir içeriğe bürünmesine yol açmıştır. </span> </i>                                                             <br /> </p> <p> </p>}, number={2}, publisher={Ahmet KARA}