@article{article_432039, title={ÜTOPYA VE DİSTOPYA’DAN SOSYAL GERÇEKLİĞE: CİNSİYETİN TÜKETİMİ}, journal={PESA Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi}, volume={4}, pages={364–373}, year={2018}, author={Yıldırım, Sait}, keywords={Ütopya,distopya,kadın,tüketim toplumu,gözetim}, abstract={<p class="MsoNormal" style="margin-top:0cm;margin-right:70.9pt;margin-bottom:6pt;margin-left:70.9pt;text-align:justify;line-height:normal;">Ütopya ve distopyalar mevcut toplumsal yapıdaki işleyişe göre kurgulanmaktadır. Ütopyalar daha iyiyi ve güzeli temsil ederken distopyalarda kaygı ve karamsarlıklar aktarılmaktadır. Çalışma kapsamında ütopya ve distopyalarda cinsiyet ilişkilerini ortaya koyarak distopyaların sosyal gerçeklik ilişkisi mercek altına alınmaktadır. Bu noktada cinsiyet ilişkisi konusunda gelinen süreç ve tüketim olgusu tartışılmaktadır. Distopik eserlerde toplumsal yapının üretim ve tüketim odaklı bir işleyişe sürüklendiği görülmektedir. Özelikle sanayi devrimi ile birlikte ekonomik yapının dönüşümü toplumsal yapıda çeşitli kaygıları doğurmuştur. Bu korku ve güvensizlik ortamı distopyalara da yansımıştır. Ancak yakın tarih ve günümüz şartları dikkate alındığında distopyalarda belirtilen endişelerin sosyal gerçeklik bağlamında olağan kılındığı görülmektedir. Bilim ve teknolojinin gelişmesi, insanların gözetim altında tutulması ve tüketime yönlendirilmesi noktasında önemli bir belirleyici olmaktadır. Kültür formları, insani değerler ve cinsiyet ilişkileri tüketim kültürünün birer metası olarak ortaya çıkmaktadır. Kadın, bu süreçte özgürlük vaadi ile tüketim aracına dönüşmektedir. Tüketim toplumunda kadınlık ve erkeklikten önce birey kavramı öne çıkmaktadır. Tüketim toplumunda birey, üretim ve tüketim ile kıskaca alınan ve kimliksizleşme sorunu ile karşı karşıya gelen bir kurbana dönüşmektedir. Çalışmanın amacı, kadının sosyal gerçeklikler bağlamında tüketim toplumunda kimlik problemini tartışmaktır.  </p> <p> </p>}, number={4}, publisher={Politik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi}