@article{article_523750, title={Bilimin Doğuşunu Tarihsel Süreklilik İçerisinde İrdeleme}, journal={Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Lokman Hekim Tıp Tarihi ve Folklorik Tıp Dergisi}, volume={6}, pages={165–173}, year={2016}, author={Erdoğan, Eyüp}, keywords={Bilimin doğuşu, Yunan Mucizesi, Yunan, Mısır, Mezopotamya, Hint, Çin, Thales.}, abstract={Bilimin tarihini aydınlatmak yalnızca bilim için değil, tüm uygarlık tarihi için önemli, gerekli fakat güç bir iştir. Güçlüklerden ilki, işe nereden başlanacağı üzerinedir. Çünkü başlangıç noktası belirlemek, bilimin nerede, ne zaman, nasıl ortaya çıktığının, dünyaya geldiğinin, doğduğunun açık ve kesin olarak bilindiğini iddia etmek demektir. Oysa bilimin doğuşu hala tam olarak aydınlatılamamış bir konudur. Ve bu yüzden bu konuda çok farklı görüşler vardır. Bunlardan biri, bilimin Antik Yunan’da doğduğu, birdenbire, mucize eseri ortaya çıktığı yönündedir. Diğeri ise, bilimin kökeninin doğu uygarlıklarına dayandığı Yunan’a sonradan geldiği yönündedir. Tarihsel sürekliliği öne çıkaran ve daha tutarlı olan ikinci görüş, bilimin farklı uygarlıkların ortak ürünü olduğu, Yunanlıların, Mısır, Mezopotamya, Hint, Çin gibi eski uygarlıkların belirli düşünce geleneklerinden, bilgi birikimlerinden, gözlem verilerinden bol miktarda alımlama yaptığı, bilimin birdenbire, mucize eseri olarak doğmuş olduğu tezinin abartılı olduğu yönündedir}, number={3}, publisher={Mersin Üniversitesi}