@article{article_546889, title={Doğu ve Batı Medeniyetlerinin Etkileşim Alanları}, journal={Maarif Mektepleri Uluslararası Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi}, volume={2}, pages={20–30}, year={2019}, author={Çoşkun, İshak and Gürler, Hüseyin Burak and Sünbül, İbrahim}, keywords={Evrensel Medeniyet,Kültürel Gelişim,Tarih Yazıcılığı,Tarih Metodolojisi}, abstract={<p class="MsoNormal" style="margin-top:10pt;text-align:justify;text-indent:1cm;line-height:normal;"> <span style="font-family:’Times New Roman’, serif;">Genel bir açıklama yapmak gerekirse, tarihi ve tarih yazıcılığını anlamanın tek bir yolu vardır, bu yoldan geçmiş medeniyet ve kültürleri araştırmaktır. Eğer bu araştırma yapılmazsa günümüz tarihçilik anlayışını ve Batı medeniyetinin bunu nasıl elde ettiğini ve muhafaza edebildiğini bilmemiz mümkün olmaz. İnsanların, toplum ve devletlerin bu dünyada ki yerlerini, ilim ve kültür hareketlerinin yanı sıra etkileşime girdikleri toplumları nasıl ve hangi yönde etkiledikleri ve etkilendiklerini bilmemiz tarih yazıcılığı bakımından oldukça önemlidir. </span> </p> <p> </p> <p> </p> <p class="MsoNormal" style="margin-top:10pt;text-align:justify;text-indent:1cm;line-height:normal;"> <font face="Times New Roman, serif">Doğu uygarlıklarına baktığımız ve incelediğimiz zaman ciddi manada önemli işler gerçekleştirmekle kalmamış, bunun batıya taşınmasında hem kaynak hem de aracı olmuşlardır. Burada bakılması gereken en önemli nokta süreklilik ve tutarlılık olmalıdır. Tarih olay ve olgular bir süreklilik (birbirine bağlı) ve tutarlılık (dönemsel ve döngüsel uzlaşma) şeklinde gerçekleşmektedir. Bilgi eşittir güç ilkesi oldukça önemlidir. Güçlü bir devlet ilim olmasa bile ilmi getirme <span style="font-size:12.6px;">imkanına </span> sahiptir. Batı tarihçiliğinin ne durumdayken nasıl ve hangi şartlarda doğu tarihçiliğine hegemonya kurduğunu anlamanın en temel yolu ise mukayese yapmaktır. </font> </p> <p> </p>}, number={1}, publisher={Maarif Mektepleri}