@article{article_582592, title={Rekürren Aftöz Stomatit Hastalarının Laboratuvar Bulguları}, journal={Journal of Biotechnology and Strategic Health Research}, volume={3}, pages={96–99}, year={2019}, DOI={10.34084/bshr.582592}, author={Sevimli Dikicier, Bahar and Yaldız, Mahizer and Aydın, Büşra}, keywords={Oral aft,rekürren aftöz stomatit,D vitamini yetersizliği,anemi}, abstract={<p class="Saptanm"> <span lang="it" xml:lang="it">Giri </span> <span>ş:  </span> <span>Rekü </span> <span lang="da" xml:lang="da">rren aft </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>z stomatit (RAS), günümüzde etyolojisi halen aydınlatılamamış hastalıklar arası </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ndad </span> <span>ır ve  </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>oğunlukla sağlıklı kişilerde ortaya çıkar. Lokal ve sistemik koşullar ile genetik, immünolojik ve mikrobial fakt </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>rlerin patogenezde rol oynadığı düşünülmektedir.  </span> <span lang="de" xml:lang="de">Oral aftlar; Beh </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>et hastalığı  </span> <span lang="de" xml:lang="de">, Reiter sendromu, rek </span> <span>ü </span> <span lang="es-trad" xml:lang="es-trad">rren eritema multiforme,  </span> <span>Çölyak hastalığı, inflamatuar barsak hastalıkları, kollajen doku hastalıkları, AIDS, periyodik ateş, farenjit ve adenit (PFAPA) sendromu) gibi bazı sistemik hastalıklarıla birlikte g </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>rülebilmektedir. Bu nedenle RAS tanısı koyulurken oral ülserasyonlarla seyreden hastalıkların ayırıcı tanısı yapılmalıdır.  </span> <span>Ö </span> <span lang="da" xml:lang="da">yk </span> <span>ü ve fizik muayene sonrası, tam kan sayımı, B12, demir, folik asit yetersizliğinin değerlendirilmesi i </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>in testler istenmeli, replasman gereken durumlar saptanmalıdır.   </span> </p> <p> </p> <p class="Saptanm"> <span>Materyal ve metot: </span> <span> Dermatoloji polikliniğimize başvuran, RAS ayırıcı tanısı yapılıp buna neden olan herhangi bir sistemik hastalık tanısı almayan hastaların kan sayımı, sedimantasyon (sed), C-reaktif protein (CRP), serum demiri (SD), demir bağlama kapasitesi (DBK), vitamin B12, folik asit, vitamin D ve HBsAg, anti HCV, anti HIV tetkiklerinin sonu </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>ları kayıtlardan incelenerek cinsiyetlere g </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>re karşılaştırmalı olarak değerlendirildi.  </span> </p> <p> </p> <p class="Saptanm"> <span>Bulgular: </span> <span> Kırk beş  </span> <span lang="es-trad" xml:lang="es-trad">hastan </span> <span>ın laboratuvar bulgularının incelendiği  </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>alışmada hastaların yaş ortalaması 33,9 (11-66) idi. Hastaların 23’ü kadın, 22’si erkeklerden oluşmaktaydı. Cinsiyetler arasında yaş ortalamaları benzerdi, kadınlarda 36, erkeklerde 30. Hemoglobin düzeyleri kadınlarda erkeklere g </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>re anlamlı olarak düşüktü (p=,000). Serum demiri ve demir bağlama kapasitesi  </span> <span lang="sv" xml:lang="sv">ö </span> <span>lçümleri de kadınlarda erkeklere göre  anlamlı düzeyde düşük bulundu (p=,000).  Vitamin B12, folik asit, vitamin D düzeyleri ve CRP düzeyleri kadınlar ve erkekler arasında benzer düzeylerde ve D vitamini düzeyi dışında referans aralıklar i </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>indeydi.  </span> </p> <p> </p> <p> </p> <p class="Saptanm"> <span>Sonu </span> <span lang="pt" xml:lang="pt">ç </span> <span>:  </span> <span>RAS tanısı koyulan hastalarda </span> <span lang="it" xml:lang="it">, D vitamini d </span> <span>üzeyleri cinsiyet fark etmeksizin tümünde referans değerin altında saptanmıştır. Daha geniş çaplı kontrollü çalışmalarla D vitamini düzeyinin etyopatogenezdeki rolünün incelemeye değer olduğunu düşünmekteyiz.  </span> </p>}, number={2}, publisher={Deneysel, Biyoteknolojik, Klinik ve Stratejik Sağlık Araştırmaları Derneği}